japonyayı iç savaş yıllarında birleştirmeye çok yaklaşan generaldir.
kendisi japon eyaletlerini tek tek alarak kendi himayesine almıştır.
oda nobunaga büyük bir dahidir. zamanın ötesinde düşünüp savaş taktikleriyle çok başarılı olmuştur.
köylülerin eline ateşli silahlar vererek onları eğitmiş ve kendisini güçlü bir konuma sokmuştur. adeta ne mızrağı ne katanası birader deyip ateşli silahlarla haksız rekabet olmuştur.
kendisine karşı gelenlere son derece acımasızca davranarak kıymıştır. çoluk çocuk yaşlı kadın demeden hepsini öldürmüştür. hatta bazı köylere soykırım bile yapmıştır.
kendi karısını ihanet şüphesi yüzünden öldürecek kadar psikopat birisidir.
hayali bölünmüş japonyayı birleştirip yönetmektir. tabi gözlerini hırs bürüdüğü için bunu yapamamıştır. o kadar acımasız davranmıştır ki kendi komutanları bile buna ayar olup sinirlenmiştir. sonra bir isyanda öldürülmüştür.
kendisi güçlendikçe sapıtıp yoldan çıkmıştır.
oda nobunaga kendisine 7 katlı bir saray yaptırmıştır. her katında tanrıların resimleri vardır. ve en üst katında hiç bir şey yoktur. sadece kendisi ve kocaman bir ayna vardır. anlayın artık kendisi ne kadar kafayı yemiş.
bence netflixin en iyi yaptığı şey belgesel. filmler tamam izliyoruz. diziler tamam seviyoruz. ama belgesel işini nefis yapıyorlar.
uzak doğu japonya samuray ninja gibi olaylara ilginiz varsa eğer mutlaka izlemeniz gerekiyor.
canlandırmalar verilen bilgiler çok güzel. keyifle seyrettim.
dönemin japonyası paramparça bölünmüş durumdayken oda nobunaga diye bir abi çıkıyor ve tek millet tek devlet felsefesiyle millete kıyıyor. acımasız şerefsiz. tarihte bu kadar acımasız bir denyo olduğunu bilmiyordum. (japonlardan)
japon kültürüne hakim değilseniz ve öğrenmek istiyorsanız izleyip keyif alabilirsiniz.
ayrıca telefonda işim varken bir kısmını türkçe dublaj izledim ve çok beğendim. gerçekten güzel seslendirmişler. altyazılı izlemeyi seven biri olarak hiç rahatsız olmadan dublajlı şekilde izledim.
iyi seyirler.
galatasaray 9/9 da yapmak için sahaya çıkacak. fatih terimin planı baskılı başlayıp skoru almak olacaktır. ankaragücü berbat bir dönemden geçiyor direnmeye çalışacaktır.
galatasaray yedek kulübesi olarak da çok güçlü bir ekip bütün sakatların takıma dönmesiyle şampiyonluğa odaklanmış durumda.
hikmet karaman fatih terim mücadelesinde neler olacak merakla bekliyorum.
maç hakkındaki tahminim 2.5 alt ve ms 2 olacaktır ve yatırım tavsiyesidir.
edit: maç ms1 oldu 2.5 üst oldu. kimse futbol bilgimizi sorgulamasın.
malatyasporun zeminine küfür edeceğim müsabaka olacaktır.
ligin boyu kısalıyor artık zirvede olan takımların puan kaybetme lüksü yok. malatya savunacaktır bulduğu fırsatlarla gol arayacaktır. beşiktaş skoru erken bulamazsa zorlanacaktır. bakalım neler olacak.
bir ece ayhan şiiridir. bence türk edebiyatının en güzel düzyazı şiirlerinden biridir.
yalnızlık tasvirini nefis anlatmış ece ayhan. ona halüsinasyon gösteren bir yalnızlık.
elli yaşlarında bir cadının çekmecesinde yaşıyorum, çivilenmiş. –gerçekten, yaşıyor muyum acaba? mevsimin ne olduğu bilinmiyor ve ben pek üşüyorum.
hani insan hayatta bazı süreçlerden geçer ve hiç bitmeyecek gibi hisseder ondan korkar hepimiz yaşarız bu anları.
yazıklandığımdan değil. geçmicek diyedir kaygılanıyorum. u.
ilenç. işte beni bu selenli harfiyle hiç bırakmıcek olan ilenç, gittiğim her yere götürdüğüm, gittiğim görünmeyen köpeğim ilenç. –kim benimle arkadaşlık edebilir? kim? o keşiş’in kanını taşıdığım söyleniyor ve durulmaz bir çalkantıyla oradan oraya koşuyorum yalınayak ve küçücük çenemde büyük bir ben, kapalı güzelliğimle tanınıyorum hâlâ. lekesi gibi u.
çiçek. çiçek satıcılığıyla başlamışım serüvenlerime. iplere dizili çiçekler ve çocuklar, gül kurusu. ama nasıl da büyülüymüşüm o zamanlar, bir pericik yüzünden bakılamazmış. boş arsaları vardır yaz gecelerinde hafifsi malta hummalarının. kış gecelerinde de sonsuz beberuhili sanrıların harabeleri. sonra taştan geçit. elli yaşlarında bir cadının çekmecesinde yaşıyorum, çivilenmiş. –gerçekten, yaşıyor muyum acaba? mevsimin ne olduğu bilinmiyor ve ben pek üşüyorum. gibi u.
… çiçek satıcılarının o sürgününde kudüs’e gitmiş, çalar saat’e yerleşmiştim.. bunları anmak, anmak bile istemiyorum ki.. bitivermişti hemencecik biriktirdiğim paralar çiçek karşılığı.. bunca uzak izmir’ler rehnedildim ben burada. bu bir fotoğrafın arabı olsun benden, eline geçecek mi bir gün? ibranca öğrenimi yaparken bir boliçede görünmeyen köpeğimle çektirdiğim. ıssız ve korkunç. yapraklarını dökmüş ulu bir ağacın altında bir kanepeye incelikle ilişmiş olarak. – yazıklandığımdan değil. geçmicek diyedir kaygılanıyorum. u.
absürt komedi olan türk dizisidir. bu diziyi anlatan en iyi kelime bence samimi olmalıdır.
çok samimi sıcacık bir dizi. hayır romantik değilim gerçekten öyle özledim böyle dizileri.
bu sorunsalı analiz etmek için modların insan olup olmadıklarını kontrol etmeliyiz.
modlar robot değil insanlar o yüzden tarafsız olamazlar bu pek mümkün değildir.
tarafları ayrımcılık veya muziplik olmadığı sürece bir problem yoktur o ayrı.
baya baya sevdiğim kısa bölümleri olan dizidir. beni çok etkilemişti.
insana yaşantılara hitap eden bir dizi. hayat kadar gerçek bir dizi.
sevmemiş bir insan izlerse ne lan bu biraz abartmıyor musun diyebilir.
ama baş karakterimiz abartmıyor olması gerektiği gibi yaşıyor hareket ediyor.
sevdiğin insanın kaybolması insanı böyle yıkar çok güzel anlatmış.
ayrıca tony'nin ziyaret ettiği evdeki yaşlı adamın kısa sürede içini dökmesi beni çok üzmüştü. denise olsa çok sevinirdi. eşim. geçen sene vefat etti. hayatımın ışığıydı. bir şey olunca ona anlatmaya koşuyorum. sonra hatırlıyorum.