evet, başlıkta o yazarın, tanımını aradım ama beni yanılttı, tanımı;
diğer yorumlar etiketi altında.
*
okudum. hayır, hayır tanımı değil, kitabı okudum. tabi elbette ki tanımı da okudum da konumuz bu değil, konumuz kitap. bir dakika yaa, konu çok dağıldı.
...
üç kitaplık bir serinin,
the kingkiller chronicle, ilk kitabıdır. gayet okunaklı ve sürükleyici, insanı içine çekebilen bir anlatımı vardır. normalde seri kitaplarından hep uzak durmuşumdur ancak ısrarla
okurken dinlendiriyor, ben okuyacağım, sana da öneririm söylemini duydukça ve bu
okurken dinlendiriyor etiketini, beynimde defalarca yankılatınca okumak istedim. çünkü zihnen de dinlenmeye ihtiyacımın olduğu bir dinemdeydim. işe de yaradı:
kitaptaki betimlemelerin gücü o kadar yoğun ki kendinizi, kolaylıkla o atmosfere, dışarıdan bakan bir gözlemci gibi hissediyorsunuz. yormuyor ve zorlamıyor. fantastik kitaplarda genellikle yavaş ve ağırdan alınmış anlatımları daha doğru bulurum. çünkü ancak böylelikle anlatılanlar, zihne ve ruha nüfuz edip hayal gücünü harekete geçirebiliyor. yazarı bu konuda, hayli başarılı bulduğumu söylemeliyim. hiç acele etmemiş. bu yüzden içine nüfuz etmem, içime nüfuz etmesi kolay oldu.
yine yazar, diğer amerikan kurgu kitaplarından alışık olduğumuz
* gibi şımarık bir yazım tarzına sahip değil. bunu, daha önsözden, kitabı ithaf tarzından anlamak mümkün. en azından bu kitap için bende, bu hissi uyandırdı. oldukça da önceden hazırlıkları yapılmış, yıllanmış bir kurgu olduğunu belirtmiş. bu da hoşuma gitti. mesela diğer öneri yazarı olan
brandon sanderson'da, aynı etkiyi göremedim ben. bu yüzden ilkin, onun serisini değil, bu seriyi tercih ettim.
eğer popüler kültüre ve seri kitaplarına benim gibi mesafeliyseniz, yine de bir tercih olarak önsözden okumaya başlayabilirsiniz.
bu arada bu okumaların, yalın ve anlaşılır, insanı yormayan bir şekle gelmiş olması hususunda da çevirmeni anmamak olmaz. yazar kadar onun başarısı da söz konusu... çevirmeni:
cihan karamancı'ya saygıyla, güzel kitaptı. ben de öneririm.
*
devamını gör...