“dertlerimi aklında tutma, unut...
beni unutma”

-nazım hiktmet ran
(unutmadık seni, 3 haziran)
devamını gör...
bugün doğum günü olan canım şair, mavi gözlü dev.
benim için şair kimliğinin ötesinde daha bir sürü sıfatın da sahibidir aynı zamanda nazım.
her şeyden önce insandır nazım. her ne kadar ülkesinde insan gibi yaşamak ona çok görülmüş olsa da ülkesini çok seven bir vatanseverdir. ne acıdır ki vatan haini olarak anılmak da yine onun kaderidir. öyle ki ülkesinde ölmesine bile izin verilmemiştir. affet nazım.

"evet, vatan hainiyim
siz vatanperverseniz, siz yurtseverseniz
ben yurt hainiyim, ben vatan hainiyim
vatan çiftliklerinizse
kasalarınızın ve çek defterlerinizin içindekilerse vatan
vatan, şose boylarında gebermekse açlıktan
vatan, soğukta it gibi titremek ve sıtmadan kıvranmaksa yazın
fabrikalarınızda al kanımızı içmekse vatan
vatan tırnaklarıysa ağalarınızın
vatan, mızraklı ilmühalse, vatan, polis copuysa
maaşlarınızsa, ödeneklerinizse vatan
vatan, amerikan üsleri, amerikan bombası
amerikan donanması topuysa
vatan, kurtulmamaksa kokmuş karanlığınızdan

ben vatan hainiyim
yazın üç sütun üstüne kapkara haykıran puntolarla:
nâzım hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ.
"


direniştir nazım, özgür olma, özgür kalma isteğidir. haksızlığa boyun eğmeme, ne pahasına olursa olsun savunduğun görüşün arkasında durabilme gücüdür benim gözümde.
"yok öyle umutları yitirip karanlıkta savrulmak.
unutma; aynı gökyüzü altında, bir direniştir yaşamak.
"

nazım özlemin adıdır. annesine, sevdiğine, ülkesine duyduğu özlem onunla bir olmuş, o da bunu şiirlerine kazımıştır adeta. öyle ki okudukça buram buram hasret yayılır içimize.

"yüz yıl oldu yüzünü görmeyeli
belini sarmayalı
gözünün içinde durmayalı
aklının aydınlığına sorular sormayalı
dokunmayalı sıcaklığına karnının.
yüz yıldır bekler beni
bir şehirde bir kadın.
aynı daldaydık aynı daldaydık
aynı daldan düşüp ayrıldık
aramızda yüz yıllık zaman
yol yüz yıllık.
yüz yıldır alaca karanlıkta
koşuyorum ardından
."


umuttur nazım. yaşama tutunmaktır. şartlar ne olursa olsun yarından ümidi kesmemektir. önüne ne çıkarsa çıksın inancını yitirmemektir. mücadelenin adıdır bir bakıma.
"sabahın sahibi vardır,
gün daima bulutta kalmaz.
herhal ilerdedir yaşanacak günlerin en güzelleri..
"

ve benim için söyleyemediklerimi söyleyenim, düşüncelerimi yazıya dökenimdir. aşkın, sevginin, sevmenin, özlemenin ve emeğin adıdır nazım.

"seni düşünmek güzel şey, ümitli şey
dünyanın en güzel sesinden
en güzel şarkıyı dinlemek gibi bir şey
fakat artık ümit yetmiyor bana,
ben artık şarkı dinlemek değil
şarkı söylemek istiyorum
…”

dedim ya benim için sadece şair olmaktan çok daha fazla anlamları vardır diye, işte bunlar sadece küçük bir kısmı.
senin hakkında yazdıkça yazmak istemek de sevdaya dahil mi nazım?
uzun lafın kısası, iyi ki doğdun nazım! iyi ki geçtin bu dünyadan mavi gözlü dev, sahi ya geçmeseydin!?!
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
almanya'nın magdeburg şehrinde bulunan yetimhaneden kaçan ludwig karl friedrich detroit adındaki çocuk daha sonra gemilerde çalışmaya başlar. henüz 12 yaşında istanbul boğazında gemiden atlayıp kız kulesine kadar yüzer. mehmed emin ali paşa kendisine getirilen bu çocuğu pek sever ve ismini mehmet ali yaparak himayesinde tutar. harbiye'de okuyan mehmet ali bir çok savaşta verdiği katkılar neticesinde paşa rütbesine kadar yükselir. öyle ki osmanlı'nın en değerli paşalarındandır.

paşa'nın torunlarından biri türkiye'nin ilk ressamlarından biri olan ayşe celile hanım'dır. o da bir erkek çocuk doğurur.
işte o çocuk nazım hikmet'tir.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
"en güzel deniz:
henüz gidilmemiş olandır.
en güzel çocuk:
henüz büyümedi.
en güzel günlerimiz:
henüz yaşamadıklarımız.
ve sana söylemek istediğim en güzel söz henüz söylememiş olduğum sözdür...
"

nazım hikmet

kaynak 1 kaynak 2 foto kaynağı
devamını gör...
o mavi gözlü bir devdi.
minnacık bir kadın sevdi.
kadının hayali minnacık bir evdi, bahçesinde ebruli hanımeli
açan bir ev.

bir dev gibi seviyordu dev.
ve elleri öyle büyük işler için
hazırlanmıştı ki devin,
yapamazdı yapısını,
çalamazdı kapısını
bahçesinde ebruli
hanımeli
açan evin...
devamını gör...
"sokaktayım gece leylâk ve tomurcuk kokuyor
yaralı bir şahin olmuş yüreğim
uy anam anam haziranda ölmek zor! "*

58 yıl önce bugün hiç hak etmediği şekilde ülkesinden uzakta hayata gözlerini yuman canım şair.

"kitapların özgür artık, müjdeler olsun nazım!
sen yazmaya devam et, hasreti yazma nazım!"

çok şey yazmaya niyetlenip hiçbir şey yazamadığım bir ruh hali içerisine girdim şu an. ama yine de; bu dünyadan iyi ki geçtin mavi gözlü dev!
devamını gör...
"ben bir insan, ben bir türk şairi nazım hikmet. ben tepeden tırnağa insan; tepeden tırnağa kavga, hasret ve ümitten ibaret.." diyen benim canım nazım'ım kutlu olsun 121. yaşın!
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
"...bir daha geri dönmemek üzre yıkılıp gidecekler. 
ve elbette ki, sevgilim, elbet, dolaşacaktır elini kolunu sallaya sallaya;
dolaşacaktır en şanlı elbisesiyle: işçi tulumuyla  bu güzelim memlekette hürriyet..."

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
bir fotoğrafa

"karşımdasın işte...
bana bakmadan da oradasın,
görüyorum seni.
ah benim sevdasında bencil,
yüreğinde sağlam sevdiğim.
kalbime gömdüm sözlerimi,
ceset torbası oldu yüreğim.
tıkandığım o an,
elimi nereye koyacağımı şaşırdığım
o an işte,
aklımdan o kadar çok şey geçti ki
takip edemedim.
ellerim boşlukta, ben darda kaldım.
ellerim buz gibi, ben harda kaldım.
bir senfoni vardı kulağımda çalınan,
bitti artık hepsi..."


mavi gözlü dev benim en sevdiğim şairlerdendir. yüreğime işleyen birçok sözü, dizesi vardır. bu şiiri de benim gibi özleyince hemen fotoğraflara sarılanlara.
çok kadın sevmiştir belki evet ama onun gibi şairler zaten hep aşka aşık değiller midir?
hatta bir hikaye vardır. "senin adını kol saatimin kayışına tırnağımla kazıdım piraye" diyen nazım hikmet'in kol saatinin kayışında vera yazmaktadır. ama tabii bu mavi gözlü dev'in sevdasının az olduğunu göstermez asla, ben buradan onun aşka aşık bir adam olduğu fikrine kapılıyorum. hem öyle olmasaydı bu kadar güzel şiirler bırakabilir miydi bize.
devamını gör...
aynı daldan düşüp ayrıldık.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
herkese selam, sana hasret.
devamını gör...
ve vera'ya şöyle dedi;
bizim kavuşmamız ölümümden sonra olacak. ülkeme dönmek için ölmek zorundayım..
ruhun şad olsun mavi gözlü dev.. saygı, sevgi ve özlemle..
devamını gör...
59 yıl önce bugün aramızdan ayrılan canım ve en sevdiğim şair. kendisi hakkında yazmayı, okumayı ve onunla ilgili her şeyi araştırmayı çok severim ancak bugün cümlelerimi kısa tutacağım, malum haziranda ölmek zor.
yine de söylemek istediğim tek şey; iyi ki var oldun mavi gözlü dev ve iyi ki bu dünyadan geçtin.
herkese selam, sana hasret!
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
bugün de, seninle ve sensiz.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
"şehrime gel sevgili.
yarın çık gel bırak her şeyi, bir bekleyenim var de gel.
gel ki, bu şehir adımlarınla anlamlansın.
gel ki, bu şehir nefretim olmaktan çıksın.
gel ki, nefes alayım.
gel..."
-nâzım hikmet ran-
devamını gör...
ideolojik şiirleri pek ilgimi çekmese de geri kalan şiirlerinde dudak uçuklatacak kadar iyi olduğunu düşünürüm hep size bir şiirini bırakıyorum. nasiplenirsiniz:

erkek kadına dedi ki:
- seni seviyorum,
ama nasıl?
avuçlarımda camdan bir parça gibi kalbimi sıkıp
parmaklarımı kanatarak
kırasıya,
çıldırasıya...
erkek kadına dedi ki:
- seni seviyorum,
ama nasıl?
kilometrelerce derin, kilometrelerce dümdüz,
yüzde yüz, yüzde bin beşyüz
yüzde hudutsuz kere yüz...
kadın erkeğe dedi ki:
- baktım
dudağımla, yüreğimle, kafamla;
severek, korkarak, eğilerek,
dudağına, yüreğine, kafana.
şimdi ne söylüyorsam
karanlıkta bir fısıltı gibi sen öğrettin bana...
ve artık
biliyorum:
toprağın
yüzü güneşli bir ana gibi
en son, en güzel çocuğunu emzirdiğini...

fakat neyleyim
saçlarım dolanmış
ölmekte olanın parmaklarına
başımı kurtarmam kâbil
değil!
sen
yürümelisin,
yeni doğan çocuğun
gözlerine bakarak...

sen
yürümelisin,
beni bırakarak...

kadın sustu.

sarıldılar

bir kitap düştü yere...
kapandı bir pencere...

ayrıldılar...

nazım hikmet - bir ayrılış hikayesi
devamını gör...
bugün günlerden nazım hikmet ve ben bugün nazım ile ilgili çok bilinmeyen bir kaç detaydan bahsetmek istiyorum.

soyadı kanunu çıktığında nazım piraye'nin ısrarlarına dayanamaz ve bir soyad edinmeye karar verir. bir çokları ran soyadının narın tersten okunuşu olduğunu düşünsede durum aslında sadece nazım'ın, sırf piraye istedi diye anlamsız bir soyadı edinmek istemesinden kaynaklanmaktadır. zaten farkında iseniz nazım soyadını mecbur kalmadıkça kullanmaz.

peyami safa ile bir dönemde yolları kesişir. hatta peyami safa en önemli eserlerinden biri olarak kabul edilen dokuzuncu hariciye koğuşu romanını “canım nâzım’a karasevda ile” şeklinde nâzım’a ithaf etmiştir.fakat avrupa’da faşizmin egemen olduğu yıllarda giderek sağa kayan ve faşizme hayranlık besleyen peyami safa’ya nâzım, şu dizeleri yazar:

bir düşün oğlum,
bir düşün ey yetimi safa
bir düşün ki, son defa
anlıyabilesin :
sen bu kavgada
bir nokta bile değil,
bir küçük, eğri virgül,
bir zavallı vesilesin!..
ben, kızabilir miyim sana?
sen de bilirsin ki, benim âdetim değildir
bir posta tatarına
bir emir kuluna sövmek,
efendisine kızıp
uşağını dövmek!.
sen de bilirsin ki, jurnal esnafı, senin gibiler
tutulup kulaklarından birer birer
teşhir edilirler..
ben, sadece söküp
bir fitnenin otuz iki dişini,
ve babıâli kaldırımlarına döküp
geleceğini, geçmişini
aldım omuzuma işte bu teşhir işini



kalp rahatsızlığı ciddi bir boyuta gelmiştir. nazım'ın doktoru tarafından kendisini yorması, büyük heyecanlar ve hatta aşk yaşaması yasaklanır.ancak aşktan vazgeçmeyen nâzım, 3 haziran 1963’te, vera’ya aşık olarak, yorgun kalbinin bu aşka daha fazla dayanamaması üzerine hayatını kaybeder. öldüğünde cüzdanının içinden, vera’ya yazdığı son bir şiir çıkar:


"gelsene dedi bana
kalsana dedi bana
gülsene dedi bana
ölsene dedi bana

geldim
kaldım
güldüm
öldüm”



kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

ölüm yıldönümünde anısına saygıyla...

kaynak: bu dünyadan nazım geçti.
devamını gör...
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
*.
devamını gör...
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

"küstürmeyin insanları hayata.
sonra her şeyden vazgeçiyorlar.
yaşamaktan, güzel olan her şeyden.
bir odada yalnızlığı; bir dağ başında kalmayı, bir adada mahsur kalmayı, nerede bir yalnızlık varsa onu istiyorlar.
küstürmeyin işte bazı insanları."
devamını gör...
bakkal karabetin ışıkları yanmış
affetmedi bu ermeni vatandaş
kürt dağlarında babasının kesilmesini
fakat seviyor seni çünkü sen de affetmedin
bu karayı sürenleri türk halkının alnına dize'lerinin sahibidir.
devamını gör...
nazım hikmet duygudur benim için. ama her duygu! neye ihtiyacım varsa açarım bir kitabını okurum, aradığım o duyguyu mutlaka bulurum içinde. hasrettir nazım, duyulan derin özlemdir, saf aşktır, geleceğe dair umuttur, hayatla kavgadır, eğilmez duruştur, azimdir, topraktır, buğdaydır, manda gönüdür, saman sarısıdır, memet'tir.

iyi ki seninle tanıştım, iyi ki seni anadilimde okuyabildim. bana saatlerce şiir okutan adam, doğum günün kutlu olsun!
devamını gör...
sana gökyüzünü ısmarladım,
gülüşlerinde güneş batsın diye.
geceleri soğuk olur,
gözlerini düşledim,
içimi ısıtsın diye…

nazım hikmet
devamını gör...
kafatası adında, zamanının hayli ötesinde bir tiyatro oyunu yazmış şair. ayrıca muhsin ertuğrul ile birlikte çalıştıkları zamanlardan, "mümtaz osman" takma adıyla türk sinemasının köy temalı ilk siyah beyaz filmi "aysel bataklı damın kızı"nın senaryosu da ona aittir. yeşilçam'ın temellerinde onun emeği büyüktür ezcümle, hem senaryo, hem yönetmenlik hem de seslendirme alanlarında.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"nazım hikmet ran" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim