roman / edebiyat
puan ver

öne çıkanlar | diğer yorumlar

bir nazan bekiroğlu kitabıdır. trabzon, tebriz, tiflis, batum, bakü, istanbul hattında geçen muhteşem bir hikâye.
insanların insanlara güvenmek için senet sepet istemedikleri zamanların hikayesi.
okurken en ilgimi çeken kısım yazarın bütün bu şehirlere olan bilgi birikimiydi, bu kitabı yazarken ne kadar çok zorlandığını tasavvur edemiyorum.
kitabı elinize aldığınızdan itibaren bütün şehirleri geziyorsunuz dönemin dilini mekanlarını son derece güzel bir şekilde ele almış nazan bekiroğlu.
balkan savaşı yıllarında başlayıp 1. dünya savaşına uzanan bir öykü.
tebriz’in meşhur halı tüccarı setterhan ile trabzonlu inci tanesi zehra’nın öyküsü mutlaka okunması gereken mutlaka seyredilmesi gereken bir fotoğrafın öyküsü.
yazar bazı eski fotoğraflara göz gezdiriyor ve hikâye başlıyor.
bu kitabı sevmemin bir sebebi ise yazarın karakterleri ilmek ilmek işlemesi en ince ayrıntısına kadar harika karakterler yaratması.
setterhan, cemil, çerkez bey, yaşlı nene saymakla bitmeyecek karakterler bu kitabı fazlasıyla gerçek kılıyor.
--! spoiler !--

okurken sevmediğim tek kısmı sonunun kötü bir şekilde bağlanmasıydı beş yüz sayfa karakterlerin kavuşmasını bekliyoruz ve o kavuşma yeterince yoğun olmuyor olamıyor.
beş yüz sayfa merakla okuduğumuz kısmın neticesinin geri kalan otuz sayfada acele şekilde ele alınması bir okuyucu olarak beni çok üzdü.

--! spoiler !--
onun dışında her zerresinden keyif aldığım bir hikayeydi.
okunması şiddetle tavsiye edilir.
“ah mine`l aşk”
devamını gör...
öylesine güzel bir dili ve gönlü vardır ki bu kitabın, sinema filmi olsa bile bu denli içine alıp saramaz insanı. tıpkı parmaklarınızı uyuşturan tozlu fotoğrafların içinde yolculuğa çıkmak gibi. okurken tüm o sesleri arka planda eskimiş ezgilerle beraber duyup akan anların kokusunu tadabiliyorsunuz.
devamını gör...
ah gerçekten bu başlığın açıldığını görünce çok mutlu oldum. kesinlikle kafamda izi kalan bir kitaptı. çok iyi anlatılan iki hikaye ama sonunda kader onları bir araya getiriyor. kitabı okurken sürekli nasıl karşılacaklar diye merak ettim. tavsiye ederimmm.
devamını gör...
yıllar önce okumuş olmama rağmen hatırladıkça hala daha canımı yakan kitap. yazarın diline hayran kalmıştım, görünüşte masalsı bir anlatımı var, efsunlu cümleler kuruluyor ama bütün bu masal havası içinde gerçekler ve yaşanan acılar okuyucuya salt bir şekilde aktarılmış. galiba en çok bu tarzı yüzünden etkilendim. yıllar sonra bir yerde nazan bekiroğlunun sadık okuyucularının bu kitaba ağır eleştiri getirdiğini duyunca da ayrıca çok şaşırmıştım çünkü hala daha benim için okuduğum en kalıcı etki bırakan kitaplar arasında yer alıyor.

ve ismail, kitabın ana karakteri olmasa da hikayesi beni derinden etkilemişti. sanki zehranın değil de benim kardeşim yitirilmiş gibi hissetmiştim
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"nar ağacı" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim