"her kadın saçma sapan bir adam sevmeden olgunlaşmaz. muhakkak en güzel duygularını, en ruhsuz adamlar öldürür".

kendisi dünyadaki en iyi kadın ressamlardan biridir desem abartmış olmam sanırım.
yaptığı resimler kadar, söylediği can alıcı sözlerle de bilinir meksikalı ressam, üstteki sözüde benim favorimdir.

hayatını okuduğum da müthiş saygı duymuştum kendini ifade şekline. frida resimlerinin kendi gibi meksika'nın devrimci ruhunu simgeledigini ifade ediyor. bence resimlerine birde o gözle bakmak lazım.

tıp eğitimi alırken 19 yaşında bir trafik kazası geçiyor yanında ilk aşkı ile, kazada şans eseri hiç yaralanmayan sevgilisi tarafından terk ediliyor.

frida iki yıl boyunca hastaneden çıkamıyor sayısız ameliyatlar, uzun süren tedaviler, hastanedeki tüm zamanını resim çizerek geçiriyor ve sonunda ayağa kalktığında ressam olarak kalkıyor o yataktan.

hayatı ile ilgili film de var izlemeyen yoktur sanırım (salma hayek frida'yı canlandırıyor )

ilk çizdiği portresini bırakıyım buraya

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
bir gün oğlum olursa ona öğreteceğim şey, gönül almak için uğraşmanın erkeklik gururundan hiç bir şey götürmeyeceğidir. sözünün sahibidir.
devamını gör...
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

"bazen olmuyor,
hatta o kadar güzel olmuyor ki,
ancak bu kadar güzel olmayabilirdi diyorsun.
bir gün her şey yoluna girerse, umarım hâlâ hevesim ve isteğim kalmış olur."
devamını gör...
"kimseyle hiçbir konuda yarış halinde değilim. kimseden akıllı, kimseden güzel ya da kimseden iyi olma gibi bir iddiam yok. kimse için 'en' değilim, 'daha' değilim. bu devasa iddiasızlığın verdiği özgürlüğün hastasıyım..." muhteşem cümlelerin sahibi.
devamını gör...
zor bir hayatı olmasına üzüldüğüm, o zor hayata rağmen kendini bırakmamasını takdir ettiğim, evliyken yaptığı çapkınlıklar nedeniyle kendisine kızdığım, her türlü hediyelik ya da gündelik kullanım amaçlı eşya üzerinde yüzünü görmekten bıktığım ve çalışmalarını pek de beğenmediğim meksikalı ressam.

cidden, modelini beğendiğim bir çantanın, cüzdanın ya da benzeri eşyaların diğer yüzünü çevirince frida ile karşılaşmaktan ve başka seçeneğin olmamasından fenalık geldi. tamam, yine yapın öyle işler ama biraz azaltın lütfen bunun dozunu. herkes her ünlüye hayran olmak zorunda değil.
devamını gör...
"kusurlarımı seviyorum!
darılınca suratımı asmayı,
canım sıkıldığında
sebepsizce bağırmayı,
olur olmaz yerde kahkahalar atmayı
normal olmamayı seviyorum.
sadece canımın istediği
şeyleri yapmayı,
bazen düşünmediklerimi birden söylemeyi,
bazen her şeyi yüzüme gözüme bulaştırmayı.
öfkelerimi. kızınca küsmeyi. heyecanlarımı.
bazıları haketmediği halde, sevmeyi.
içimdeki çocuğu,
beni seviyorum.
iyi ki varım.
iyi ki ben benim.
ne mutlu!
çok mükemmel değilim.
ama benden bir tane daha yok!
beni seven böyle sevsin!
sevmeyene de zaten yol verdim,
gitsin!"


birçok acı yaşamıştır ama bu acıları onu güçlendirmiştir ve çok güzel bir ressam yapmıştır. bu sözleri de beni en çok etkileyen sözlerindendir. her okuyuşumda ben de diyorum "iyi ki varım. iyi ki ben benim. ne mutlu! çok mükemmel değilim. ama benden bir tane daha yok."
devamını gör...
meksikalı güzel ressam frida. sadece frida adıyla biliriz biz onu. tam adı ise carmen frida kahlo calderon'dur. biraz talihsiz bir yaşamı olmuş. daha 6 yaşındayken çocuk felci geçiriyor sevgili frida. bu felç nedeniyle bir bacağı sakat kalıyor. o yüzdendir ki tahta bacak frida denmesi. *
tüm bu talihsizliklere rağmen bunları dert etmeyen özgür ruhlu frida kendisiyle barışık birisidir. sanata, edebiyata ve felsefeye çok ilgilidir. anarşist bir ruha sahiptir. 18 yaşına geldiğinde aksilikler peşini bırakmaz ve tramvayla otobüsün çarpışmasıyla korkunç ötesi bir kaza geçirir. * çocuk felciolan bacağı kangren sebebiyle kesilince vücudunda dayanılmaz ağrılar oluşur ve fiziksel olarak yorgunluğunun üstüne artık ruhunun yorgunluğu da eklenmiştir. talihsiz frida tüm hayatı boyunca 32 ameliyat geçirmistir. kazadan sonra kendini resime verir. frida yattığı yerden tavanda yer alan aynasına bakarak otoportreler çizmeye başlar. 47 yaşına geldiğinde artık bitap düşen bedenine akciğer embolisi teşhisi konur ve hayatını kaybeder. cenazesi yakılmıştır ve külleri o çok sevdiği mavi ev de saklanıyor. ah sevgili frida, güzel frida..
devamını gör...
şimdiki zamanlarda kadın cinayetlerinde benim gibi düşünen bir güruh vardır ve hep "ya bu psikopatlar sizi üzecek işte bu insanları neden seçiyorsunuz" deriz veya yine bazı kadınlar vardır ki cidden sadece erkeğin sosyal, ekonomik, kalabalık insan gibi gücünden etkilenir! güç onları tahrik eder ve gübreye konan sinek gibi başlarını yakacaklarını bildiği halde illa gidip o erkeğe yanaşır, ardından sızlanıp dururlar.

frida tam olarak şimdiki zamanda yasayan bu kadınların, pekte modern olmayan zamanlarda yaşamış olan beta sürümüdür.

kadın düşkünü, kişisel bakımdan uzak, kirli ayakkabılarla dolasan ama aşırı iyi ressam olarak adlandırılan ve muhtemelen paralı bir adamın pesinden gitmiş ve adam buna köpek çekince zırlamıştır.

sızlanmalar isyan etmeler onu masum gibi gösterse bile çok masum değildir! evli olduğu zamanlarda kendisi de esi diego gibi başkalarıyla kırıştırmıştır ama bu pek gündeme gelmez, gelse bile sonuçta ressamdır ve ihtiyaçları vardır oysa dar gelirli biri yapsa adi motor aysel'e çıkardı.

kendine dergi diyen ağırlıklı olarak 10 sarı sayfadan oluşan, devrik cümlelerii şiir olarak kabul eden basımların, kapak bulamadığı zaman imdadına yetişen kadındır kendisi.
diego'yu sevmekten neden vazgeçti, diego onu neden sevmedi? bilemem ama şerefsiz diego yüzünden tek kaşlı bir kadın resmine maruz kaldım yıllarca.

muhtemelen kimse pek hikayesini bilmez özellikle ustu başörtülü altı streç giyimli denecek biçimde göğsünü göbeğini sergileyen "kapalı' adı altında başörtüye her türlü zulmü yapıp ardından başörtü tartışmalarında bize koz olarak kullanılan kadınların çantasından, kupasına resmini bastığı bir kadın.
kendisi resmen son zamanların bir metası, pazarlama unsuru oldu ama zaten o da kendisini önceleri iyi bir ressama aynı zamanda bir devrimciye kendini pazarlamamış miydi? solcusu yapınca aşk başkası yapınca şeylik oluyor. evet sevdiğim bir kadın değil açıkçası çok da hikayesine vâkıf değilim zira hayatımda asla isime yaramayacak bir isimdir kendisi.

ve evet sen cici kız 10 liralık bez çantada, 20 liralık kupanda frida resmiyle tam bir devrimcisin bravo seni de alkışlıyorum
devamını gör...
olmasaydın olmazdık.
-ot dergisi
devamını gör...
biliyoruz ki bütün acılar bir gün geçer.
bütün fotoğraflar sararır.
yara kabuk tutar kapanır.
bir sabah yine taze ekmek ister canın kahvaltıda.
bir fincan sade kahve.
demli bir çay ister akşam üstü olunca.
sokakta mevsimi fark edersin aynada kendini. önceleri belli belirsiz sonra gamzene kadar gülersin.
şarkılar mırıldanır, çekmecelerde renkli kalemlerini ararsın.
kuşlar gelir konar dallarına.
kırıldığın yerden çiçek açarsın.
bütün acılar bir gün geçer.
ya da alışırsın. *
devamını gör...
bugün solda göremedim de merak içindeydim. meğerse;

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
frida kahlo meksika’ lı bir kadın, bir portre ressamıdır. etkileyici bir yaşam öyküsü vardır. altı yaşında geçirdiği çocuk felci nedeniyle bir bacağı aksıyor. on sekiz yaşında geçirdiği trafik kazası ile tamamen yatağa mahkum oluyor. tam otuz iki ameliyat geçiriyor, bir bacağı kesiliyor. babası tuvaller, boyalar ve fırçalar alıyor kızına. annesi yattığı yatağın tavanına ayna asıyor. frida böyle başlıyor sonradan milyon dolarlara satılacak olan oto-portrelerini yapmaya. her tuvalden bambaşka bir kadın çıkıyor. yaşamasına bile olasılık verilmeyen bu kadın, azimle ayağa kalkıyor ve yürümeye başlıyor tekrar. hayatının en büyük ikinci kazası diye nitelendirdiği büyük aşkı ile tanışıyor; diego ile. o da meksika’ lı ünlü bir ressam. büyük bir aşkla evleniyorlar. sadakatsiz bir eş diego. karşılıklı sadakatsizlikler ve sürtüşmelerle dolu bir ilişki. ayrılıp, ayrılıp, tekrar bir araya geliyorlar. iki aşık, yoldaş, anne-oğul, baba-kız, dost, arkadaşlar... birbirleri olmadan yapamıyorlar. iki çekirdek var bu ilişkide; frida ve diego. ve içine herkesi dahil ettikleri tek çember. bu fırtınanın neden olduğu ruh hali ile şunları yazıyor frida;
seni sevmekten ne zaman vazgeçtim biliyor musun?
kötü günümde yanımda olmadığın zaman vazgeçtim.
canın sıkıldığında benimle paylaşmadığını,
kırılacak veya tedirgin olacak olsam bile
düşüncelerini açıkça söylemediğini anladığım zaman vazgeçtim.
bana yalan söylediğini anladığım zaman vazgeçtim.
gözlerime baktığında kalbinle bakmadığını,
ve bana hala söylemediğin şeyler olduğunu hissettiğimde vazgeçtim.
her sabah benimle uyanmak istemediğini anladığımda,
ağrılarımı dindirecek sıcak sevgiyi bana vermediğinde vazgeçtim.
sadece kendi mutluluğunu ve geleceğini düşünerek beni hiçe saydığın
için vazgeçtim.
tablolarımda artık kendimi mutlu çizemediğim
ve tek neden sen olduğun için vazgeçtim.
bencil olduğun için vazgeçtim!!
çünkü sevgim çok büyüktü.
ama hepsini düşündüğümde senin benden çoktan vazgeçtiğini anladım.
bu yüzden ben de senden vazgeçtim…
devamını gör...
z kuşağının uzun çoraplarına model olmuş sanatçıdır.
devamını gör...
frida kahlo fotoğraf arşivi 16 mart - 8 haziran 2014 tarihleri ​​arasında latin amerika sanatı müzesi'nde sergilenmişti.

1940 yılında çekilmiş fotoğraflardan birinde, diego rivera'nın san angel'daki stüdyosunda çalışırken çekilmiş fotoğrafı üzerinde frida'nın kırmızı rujlu öpücüğünü görebilmiştik.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
diego riveraya yazdığı mektup şöyledir;

diego rivera’ma..
seni sevmeye başlayalı çok uzun zaman oldu. küçük bir kız çocuğu idim, seni sevmeye başladığımda. şimdi ise bedeni çürümeye başlayan yaşlı bir kadınım. bütün bedenler çürüyor aslında diego’m. eskiyor bütün bedenler. ama acı çeken yüreği var ise bir bedenin, daha hızlı çürüyor o beden. benim acı çeken bir yüreğim var diego. seni sevmeye başladığım o günden beri, acı çeken bir yüreğim var. beni anlamadın demeyeceğim. beni anladın. zaten en dayanılmaz acı buydu. sen beni anladın. anladığın halde canımı yaktın diego…

ben de seni anlamak istedim. tüm hayatımı, hayatımın her bir zerresini seni anlamaya adadım. sen nereye gittiysen, ben de gittim. sen neye güldüysen ona güldüm. sen kimi sevdiysen onu sevdim. hangi kadınla seviştiysen o kadınla seviştim. bende bulamadığın ve başka kadınlarda aradığın şeyi keşfetmek için, senin öptüğün kadınları öptüm.
dokunduğun kadınlara dokundum… senin sevmediklerini de sevdim ben diego. neden sevmediğini anlamak için, onları… sevdim!!! ya da sevmeye çalıştım… içimdeki, sana dair olan öfkeyi dindirmek için yaptım belki.
öfkem dinmedi diego. her defasında körkütük aşık olarak, sana döndüm. ya da aslında senden hiç gitmemiştim.
seninle amerika’ya gelmemi istediğinde, benim olduğunu sandım. en büyük yanılgım oldu bu belki de. sen ne benim ne de başka bir kadının olamazdın. kimseye ait olamazdın sen ! ruhun buna izin vermezdi. oysa ki ben, sana ait oldum hep. yattığım tüm adamlar ile sana ait olarak yattım diego. acı çekerek seviştim onlarla…
bir tek senin çocuğunu doğurmak istedim. ah diego’m.. bu paramparça rahmimden nefret ettim, bebeğimizi tutamayınca. söküp atmak istedim rahmimi. sana çocuk doğurmayı beceremeyen bir organı taşımak yük oldu bana.
kanlar içinde kaldığımda beyaz çarşaflar üzerinde, bana nasıl acıyarak baktığını gördüm. nasıl korktuğunu, ölmemden. sırf bundan ölmedim ben diegom. sen acı çekme diye. ve beni terk ettiğinde, o kanlar içinde kaldığım günkü acı dolu bakışlarına sığınarak, acılı mektuplar yazdım sana. çaresizlik kokan, kadınlık onurumu ayaklar altına aldığım mektuplar yazdım. bana acı ve geri dön istedim. buna bile razıydım sevgilim.
senin çirkin olduğunu söyleyen annemden nefret ettim. sana benim gibi bakamayan herkesten. senin güzelliğini görememelerini anlayamadım hiç… kurbağa sevgilim, diego’m… bana dünyanın en büyük acısını yaşattın sen. gün be gün öldüm seni sevmeye başladığım ilk andan itibaren. ama sevgilim, bir daha gelseydim dünyaya yine seni severdim… canlı canlı çürüyeceğimi bilerek!
devamını gör...
sanatın ve acının kadını frida kahlo 20. yüzyıl popüler kültür ikonu haline gelen meksikalı ressamdır. sanatı sürrealist olarak tanımlansa da kendisi bu tanımı reddetmiştir. 1907 'de doğmuş olmasına rağmen, kendisi doğum tarihini, meksika devrimi'nin gerçekleştiği zamanı ( 1910 ) ilan etmiş, yaşamının modern meksika'nın doğuşuyla başlamış olmasını istemiştir.

frida kahlo yaşamına zorluklarla başlamıştır. 6 yaşında çocuk felci geçirmesi sonucu bir bacağı engelli kalmıştır. kahlo, tüm zorluklara göğüs germiş, kendisine engel olabilecek durumlarda bile mücadele etmiştir. 18 yaşında bir trafik kazası bütün hayatını değiştirmiştir. okuldan eve döndüğü sıra otobüsün tramvayla çarpışması sonu, tramvayın demir çubuklarından birisi kahlo'nun kalçasından girip leğen kemiğinden çıkmıştı. kaza sonrası oldukça acılı dönemler geçiren frida acıdan kaçınabilmek için resim çizmeye sarıldı. biraz da olsa iyileşip yürümeye başladığı sıralar kahlo, kendini sanata ve politikaya adadı. meksika komünist partisine üye olmuştur.

frida kahlo'nun, diego rivera ile tanışması hayatının dönüm noktalarından biri olmuştur.kahlo, rivera'ya karşı tarifi olmayan bir aşk beslemiştir ve bir süre sonra evlenmişlerdir. fakat sonralarda bu aşk çok fırtınalı geçecektir. evliliklerinden sonra frida ,sağlık sorunlarından kaynaklı bir bebeğini aldırdı ve ard arda iki düşük yaptı. dieoga çapkınlığıyla ün salan bir adamdır ve frida'yı birkaç kez aldatmıştır. artık frida ve diego'nun aşkları zehirli bir tomurcuk gibi saçılmıştır. bu aldatmalardan sonra kahlo derinden sarsılmıştır fakat diego'dan ayrılamayacak kadar çok aşıktır. daha sonra bu aldatmalara dayanamyan kahlo, diego'dan boşanmıştır. boşanmaları çok uzun sürmemiş bir yıl sonra tekrar evlenmişerdir. bu sürede boş durmayan kahlo, en çok kendi ve diego'yu resmetmiş, büyük sanat eserleri ortaya çıkarmıştır.

sıklıkla sağlığı bozulmuştur fakat resim yapmaktan asla vazgeçmemiştir. sadece meksika'da değil amerika ve fransa'da da sergiler açmıştır. omurgasındaki sorunlar tekrar baş gösterince hastaneye kaldırılmış ve 9 ay boyunca hastnede kalmıştır. bir türlü iyileşemeyen kahlo'nun bacağı kesilmiştir..

yaşama 1954' te veda eden frida kahlo arkasında 143 eser bırakmıştır..

(alıntı değildir.)
devamını gör...
17.
aşkın ve acının kadını.
devamını gör...
"mesela bir kuş kanadı kırıldı diye asla ölmez, ama kanadı kırıldı diye kahrından ölür. ben sana halimi başka nasıl anlatırım bilemiyorum."
devamını gör...
"her kadın saçma sapan bir adam sevmeden olgunlaşmaz. muhakkak en güzel duygularını, en ruhsuz adamlar öldürür" diyerek gelmiş geçmiş en müthiş tespitlerden birine imzasını atmış kadındır.
devamını gör...
meksikalı ressam.143 resmi olup 55 tanesi otoportredir.yaşamının çoğunu yatakta geçirdiğinden sürekli kendini çizmiştir. otoportrelerini yatağının tavanındaki aynaya bakarak yapmıştır.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"frida kahlo" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim