çok bilinen bir şiiri olmasa bile ince göndermeleri ile eldorado şiiri oldukça güzeldir. orijinal hâlini ve erdoğan alkan çevirisini aşağıya bırakıyorum.

"gaily bedight,
a gallant knight,
ın sunshine and in shadow,
had journeyed long,
singing a song,
ın search of eldorado.

but he grew old—
this knight so bold—
and o’er his heart a shadow—
fell as he found
no spot of ground
that looked like eldorado.

and, as his strength
failed him at length,
he met a pilgrim shadow—
‘shadow,’ said he,
‘where can it be—
this land of eldorado?’

‘over the mountains
of the moon,
down the valley of the shadow,
ride, boldly ride,’
the shade replied,—
‘ıf you seek for eldorado!’"

--- alıntı ---

"cıvıl cıvıl giysisiyle
yiğit, yılmaz bir şövalye
güneş, gölge aldırmadı
bir şarkı dudaklarında
dolaşıp bütün dünyada
eldorado'yu aradı.

ömür geçti, zaman aktı
cesur şövalye yaşlandı
bir gölgeyle yüreğinde.
yollar tepip yaprak gazel
eldorado denen güzel
yeri bulamadı diye.

bütün gücü bittiğinde
bir gölge çıktı önüne
bir başka gezginin ruhu,
"eldorado denen bir yer
var mı? nerde, varsa eğer?"
diye o gölgeye sordu.

"ardından ay tepelerinin
sür atını dolu dizgin
gölgeler vadisine doğru
sür atını, yiğitçe sür
karanlıklar içine gir
bulursun eldorado'yu".



--- alıntı ---
devamını gör...
kendisini ''alone'' şiiri ile tanımıştım. bana şiiri sevdiren şairlerden biridir. huzur içinde yat poe.

--- alıntı ---

''from childhood's hour ı have not been
as others were—ı have not seen
as others saw—ı could not bring
my passions from a common spring—
from the same source ı have not taken
my sorrow—ı could not awaken
my heart to joy at the same tone—
and all ı lov'd—ı lov'd alone—
then—in my childhood—in the dawn
of a most stormy life—was drawn
from ev'ry depth of good and ill
the mystery which binds me still—
from the torrent, or the fountain—
from the red cliff of the mountain—
from the sun that 'round me roll'd
ın its autumn tint of gold—
from the lightning in the sky
as it pass'd me flying by—
from the thunder, and the storm—
and the cloud that took the form
(when the rest of heaven was blue)
of a demon in my view—''

--- alıntı ---
devamını gör...
en sevdiğim eseri (bkz: kuyu ve sarkaç) olan amerikalı şair, yazar, editör ve edebiyat eleştirmenidir.
devamını gör...
amerikalı şair ve yazar edgar allan poe'nun yazdığı son şiiri "annabel lee"dir. 1849 yılında yazılmıştır. poe'nun ölümünün hemen ardından şiir yayınlanmıştır.
devamını gör...
öldüğünde cenazesinde sadece yedi kişi vardı. bunların yarısı mezarlık görevlisiydi. 2009 yılına dek doğru düzgün bir mezarı bile olmadı. dedesinin baltimore'daki topraklarında taş ile işaretli bir mezarda yattı. o yıl, hayranları ona geç ama görkemli bir cenaze ile veda ettiler. mezarı yeniden düzenlendi.

baltimore şehrinin amerikan futbol takımı, 96 yılında yeni bir isim ve logoya ihtiyaç duydu. isimlerini baltimore ravens ( baltimore kuzgunları) yaptılar ve logoları da elbette bir kuzgun oldu. böylece 150 küsur yıl, isimsiz bir mezarda yatan bu büyük insan, huzursuz ruha, güzel bir iade i itibar yaptılar.
devamını gör...
gotik edebiyatın en meşhur yazarlarından biridir. ancak genel olarak sanılanın aksine bu türün yaratıcısı falan değildir.
devamını gör...
doğum gününü eda ettiğimiz talihsiz deha! 19 ocak 1809. oğlak burcudur.
devamını gör...
212. yaşında yanında olamıyoruz belki usta!.. ama hep izindeyiz. ve böyle bir dehanın doğum gününde onun hakkında yazmak hakkını kendimde bulamıyorum, yine. ama karalayacağım bir şeyler. her ne kadar sonradan beğenmeyecek olsam da yazdığımı. dünya edebiyatı'nda bir dönüm noktasıdır kendisi. ve onu okuyunca bazen düşünürüm kendi kendime: bütün bir felsefe bugüne kadar ayakta kalabildi ama başlı başına gerekli miydi sanki? edebiyat bize hakikati daha hakiki haykırıyor olmasındı başından beri? ne de olsa bir hikaye dinliyoruz. hikayeleri severiz biz hanımlar baylar... yeter ki sonunda biz ölmeyelim, onlar ölsün. onlar mutlu olsun, biz de mutlu olalım. saygıyla anıyorum poe'yu. annabel lee şiirini paylaşacağım. kuzgun kadar bilinmez ama çok derinden nüfuz eder zihinlerimize. video da bırakıyorum. seslendiren ismet özel.

aşk yoğun, yorucu, derin ve yüceymiş diyorum. konuşmuyorum artık üzerine! içim titriyor zaten! dahiyane!

senelerce,
senelerce evveldi.

bir deniz ülkesinde
yaşayan bir kız vardı bileceksiniz
ismi, annabel lee
hiçbir şey düşünmezdi sevilmekten
sevmekten başka beni
o çocuk ben çocuk, memleketimiz
o deniz ülkesiydi
sevdalı değil karasevdalıydık
ben ve annabel lee
göklerde uçan melekler bile
kıskanırlardı bizi

bir gün,
işte bu yüzden göze geldi
o deniz ülkesinde
üşüdü rüzgarından bir bulutun
güzelim annabel lee
götürdüler el üstünde
koyup gittiler beni
mezarı oradadır şimdi
o deniz ülkesinde

biz daha bahtiyardık meleklerden
onlar kıskandı bizi
evet! bu yüzden -şahidimdir herkes ve o deniz ülkesi-
bir gece bulutunun rüzgarından
üşüdü gitti annabel lee
sevdadan yana kim olursa olsun
yaşca başca ileri
geçemezlerdi bizi
ne yedi kat göklerdeki melekler
ne deniz dibi cinleri
hiçbiri ayıramaz beni senden
güzelim annabel lee
ay gelip ışır, hayalin erişir
güzelim annabel lee
bu yıldızlar gözlerin gibi parlar
güzelim annabel lee
orda gecelerim
uzanır beklerim
sevgilim, sevgilim, hayatım, gelinim
o azgın sahildeki
yattığın yerde seni.

çeviri: melih cevdet anday

devamını gör...
kalkıp haykırdım: "getirsin ayrılışı bu sözlerin!
rüzgarlara dön yeniden, ölüm kıyısına uzan!
hatıra bırakma sakın, bir tüyün bile kalmasın!
dağıtma yalnızlığımı! bırak beni, git kapımdan!
yüreğimden çek gaganı, çıkar artık, git kapımdan!"
dedi kuzgun: "hiçbir zaman."

dizelerinin sahibi kasvetli şair.
devamını gör...
kolay kolay dehşete kapılabilen bir insan değilim, ama ne zaman berenice'ı, kızıl ölümün maskesi'ni, kuyu ve sarkaç'ı, morella'yı, medzengerstein'ı, usher'ın evinin çöküşünü okusam, bu hikayeleri ilk okuduğum dehşeti hissediyorum.
devamını gör...
40 yaşında ölmüştür. hayattaki her şeyi 40 yılda başarmıştır. siz 40 yaşına ne kadar uzaksınız.
devamını gör...
ithaki yayınevinden 2003 yılında, 1.baskısı basılmış, bütün şiirleri kitabı şu an avuç içimde olan kitabın sevilen yazarıdır. bir takım notlar almışım 2009 senesinde. ''hey gibi günler hey''dedirten yazar oldu şu vakitte.

not 1: 109.sayfa - araf isimli şiire alınan not: ''arafta kalacağıma, cehennemde olmayı yeğlerim''
not 2: 85.sayfa - cennetteki kişiye isimli şiirde geçen '' ...ruhumun istediği... '' dizesine eşimin isminin ilk 3 harfini yazmışım.

tanım: amerikalı edebiyatçıdır. şiirde yazar, her şeyi yazar. sevilir, hiç okumamış olanlara ''okuyun'' diye tavsiye edeceğim yazarlardan bir tanesidir.
devamını gör...
altered carbon adlı netflix dizisinde, kuzgun otel'in işletmecisi olan yapay zekâ olarak karşımıza çıkan poe karakterinin esin kaynağıdır.

kitaplarını ve şiirlerini okumaya en kısa sürede başlamak istediğim yazardır ayrıca.
devamını gör...
ölümünden birkaç hafta önce ''tanrı'nın bana bir deha kıvılcımı verdiğine inanıyorum, ama onu kederle boğdu'' diyen şair ve yazar.
mezarlıklarda gezmeyi seven poe'nun çocukken en büyük korkularından biri; zifiri karanlık bir odada tek başınayken buz gibi bir elin yüzüne dokunması ve loş bir odada uyanıp şeytani bir yüzün kendisine baktığını görmekmiş.

hayatıyla ilgili muhtelif ayrıntılara ''poe: kısacık bir hayat'' adlı kitabı okunarak vakıf olunabilir.

www.yapikrediyayinlari.com....
devamını gör...
doktora ders döneminde batı edebiyatında öykü dersinde hikâyelerini incelediğimiz yazardır. grotesk unsurlarla dolu, insanın içine işleyen yazıları vardır.
devamını gör...
agatha christe'in ilham kaynaklarından olan amerikalı şair, yazar, editör ve edebiyat eleştirmenidir. dönemine damga vurmuştur.

favori öykülerimden morgue sokağı cinayetleri.
devamını gör...
geniş aile - ulvi
devamını gör...
bir zamanlar sevdiğim bir kardeşim ex libris işleriyle iştigal ederken şahsıma bir kaç yüz tane farklı yazarın etiketlerinden vermişti.
birisi de bu yüce insana aittir.
imgyukle.com/i/Lcp8K6

t: çılgın atmış yazar.
devamını gör...
(bkz: the following)
devamını gör...
bilim kurgunun yaratıcısı değil tematik olarak kanonlarını önceleyen yaratıcılığı aşırı abartılı olan baltimorelu şair-yazar ve alkoliktir kendisi * poe yu bu kadar popüler yapan ve sürekli poe dosyası hazırlamaktan sıkılmayan edebiyat dergilerinin de alkolik olduğunu düşünüyorum, poe okunması en zor yazarlardan birisidir bana göre. katı dilbilimsel hatta saplantılı kurallara sıkı sıkıya bağlıdır sadece o kadar, o yüzden öykülerinde çok fazla dil oyunları , yaratılmış uydurma sözcükler, yer adları, çokça başka metinlere göndermeler, yabancı söcüklerden bilinmeyen dillerden alıntılar ve yabancı sözcüklere sıkça rastlanılır. etkilediği insanlar ise aslında poecudur ama onun kötü birer kopyasıdırlar. stephen kingden, tim burtona kadar. çünkü poe taklit edilemez.

(bkz: çan kulesindeki şeytan)
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"edgar allan poe" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim