uzun zamandr nickaltı girmeyi beklediğim bir yazar daha. doğum günü vesilesiyle aradan çıkarmış olalım. sadece nickinin özgünlüğüyle bile kendisini takip etmemi sağlayan, eğlenceli tanımlarıyla denk geldikçe keyif aldıran yazardır. hangi yaşa girmiş olursa olsun, yeni yaşı kutlu olsun..
devamını gör...

(bkz: japonya)
ton balığı gözünün tüketildiği tek ülke. bir de eşek arılı kurabiyeleri var japonların.
devamını gör...

ilk sırada deodorant kullanmayanlar geir.para uzatıp şunu verir misin diyenler onları takip eder..
devamını gör...

müslüman arkadaşlar da şunu düşünmeli. din, semavi dinleri kabul etmeyip kendi görüşünü seçenler için felsefik bir konu. bir ateist, agnostik veya deist çocukluğundan itibaren bu şekilde yetişmiyor. kendi sorgulamasını yapıyor, kafasında tartıyor düşünüyor. genelleme yapıyorum çünkü bu genellemeye müsait bir konu. bir müslüman için dininden şüpheye düşmek tehlikelidir. mahrem konuları sorgulamak çoğu müslüman için haram kabul edilir. ve kabul edelim, kuranı tekrar tekrar okumak, meal-tefsir okumak veya risale ve türevlerini okumak dışında kaçınız felsefi okumalara geniş zaman ayırıyor. ayıranların ne kadarı dini önyargısını bir kenara bırakıyor, okuduğunu çürütmek için okumuyor? eleştirenler bu dini bilmiyor diyorsunuz ama siz 'din kavramını' onlar kadar iyi biliyor musunuz? kendi dininizi körü körüne savunmak dışında bu insanlara cevap verebiliyor musunuz?
devamını gör...

içerisinde bulunmaktan nefret ettiğim nesil.

dayak atılmazdı bizim okulda. adeta şölen havasında geçerdi her şey. trafik hocamız herkesi sıraya sokarak ve şarkı söylerek tokat atardı. şarkının her kelimesi tokat olurdu. gerçek ve yaşanmıştır. acısını halen hatırlarım.
devamını gör...

yeniliklere açık olun arkadaşlar, kuşaklar arası faklılık normaldir. herkesin kendiniz gibi olmasını beklemeyin.
devamını gör...

fazlasıyla kısa ve öz anlatacağım. çeyrek altın koyulan küçük kartoncukları bilirsiniz. onun boş halini camdan aşağı atıp insanları trollemek isterken biraz ekleme yapmak istemiştim. daha sonra bir dilim salatalık koyup bir güzel bantladım. camdan aşağı bakıp sokakta gelip giden olmadığını görünce aşağı attım. abartmıyorum 20 saniye sonra kutunun yanına motosikletle ptt memuru yanaştı. ben camdan sessizce olanları izliyordum. adam sağına soluna bakıp hiç kimseyi göremeyince motosikletten indi. kutuyu eline alıp şöyle bir salladı ve cebe attı. karşı apartmanın postalarını dağıtıp yoluna devam etti. o kutuyu açınca ne yaptı acaba ? puahshshshh.
devamını gör...

mantı.
devamını gör...

abinin önünde ceketimi ilikler saygı ile eğiliyorum.
bize de el ver üstad.
devamını gör...

taşların aralarındaki toprak, yağmur suyunu çekerek bir anlamda sel taşkınlarının önüne geçiyor.
devamını gör...

haklıdan yana değil, güçlüden yana olan korkak ve kaypak olurlar.güç merkezi değiştikçe dönerler;fırıldak olurlar. sözünün sahibidir.
devamını gör...

artı atan kişiye sarılmak istetir. orada biri vardır ve sizin yazdığınız bir şeyi beğenmiştir. çok tatlıdır, bu insanlar gerçek hayatta nerelerdedir.
edit: alın işte minik bir sevgi topuyum şimdi
devamını gör...

fazlası kişinin kendi kul hakkına girmesi olarak bilinen kavram. fazla tevazunun sonu, vasat insandan nasihat dinlemektir der (bkz: ibn-i haldun).
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

yoldaş benjamin franklin çok güzel ve değişik yenilikler geleceğini söylemişti ama bu kadarını da beklemiyordum doğrusu*.

güzel olmuş aslında da karışmış sanki biraz yine de ellerinize sağlık ama alışmamız biraz uzun sürecek sanırım her şey değişmiş resmen ya*.
devamını gör...

sorgulamayı günah, ayıp diye reddetmek. okumamak, her boku biliyormuş gibi yorum yapmak. din sermayesine her daim ama heer daim boyun eğmek.. liste uzar gider..
devamını gör...

yeni alinan ayakkabilar cok kiymetli olurdu. ozellikle isikli ayakkbilar,giymeye kiyilmazdi. bayramliklar keza cok ozel olurdu. gezmelerden gezmelere giyilen kiyafetlerdi.
devamını gör...

guy fawkes’ın suretine bürünmüş, bu suretin altında da etten ve kemikten fazlasını taşıyan v’nin totaliter rejime karşı fişeklediği ateşi izleriz v for vendetta’da. bu ateş şu sözlerle sürekli körüklenir: “remember, remember, the fifth of november…”
devamını gör...

ortaokulda geçirdiğim hastalık. banyodan çıkınca saçımı kurutmak yerine önce acıkan karnımı doyurmak istemem arasında yaptığım seçimin de sonucudur aynı zamanda.* sen git bir tabak makarnayla açık pencerenin önünde ıslak saçların havluya sarılmış otur. aman tanrım ne feci bir histi, o yaşta tabi. evde de yalnızım, anlamlandırmaya çalışıyorum olan biteni.
bir iki saat içinde yüzümde değişiklikler hissetmeye başladım mesela göz kapağımın biri daha yavaş kapanıyordu sanki, gülmeye çalışıyorum yüzümün bir tarafı kıpırdamıyor derken komşumuza fırlayıp gittim. durumu anlattım hemen fark etti, annem babam işteydiler, çağırıldılar ve hemen doktora gidildi. yüz felci. duyma kaybı var mı diye de bakıldı, nedendir bilmem. doktor beni tembihledi sakız çiğneyeceksin hep, ne kadar çok çiğnersen o kadar iyi. o zamanlar küçük olduğumdan ne kadar sürede geçti tam hatırlamıyorum ama ortaokulda fen öğretmeninin yüzümü fark edip beni tahtaya kaldırmasını net hatırlıyorum.
şimdiki çocuklar gibi değildi o zaman çocuklar ya da ben mi çok şanslıydım bilmiyorum ama akran şiddetine maruz bırakmadılar beni hiç, sadece o öğretmenin yaptığına çok kızıyorum dönüp düşününce.
neyse işte ana fikir hemen doktora gidin ve sabah akşam sakız çiğneyin. benimki tamamen geçti ama kalıcı olanlar da var.*
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

böyle tatliş manzara buldum mu çekerim. başka çekmem. selfie düşmanıyım.

edit: soranlar olmuş. çorum/iskilip
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim