saldırı tehdidi karşısında saldırgan devlete karşı uygulanan politika. bu türden bir politika, soruna barışçı bir çözüm getirebileceği gibi, saldırgan devletin egemenliğinin artmasına da yol açabilir. örneğin, versay sisteminin çöküşünden sonra, ingiltere'nin nazi almanyasına karşı uyguladığı "yatıştırma politikası" sonucu, ingiliz-alman anlaşması.
devamını gör...
ülkemizde sık başvurulan bir yöntem. bu yöntemi uygulamadıkları zaman çıkarmak için seçim sonunu bekledikleri yasalar olmuştur ilgili hükümetin.
devamını gör...
"aman ali rıza bey ağzımızın tadı kaçmasın" politikası. klasik örneği ikinci dünya savaşı öncesinde birleşik krallık ve fransa'nin almanya'ya olan yaklaşımıdır. rahmetli winston churchill bu durumu "bizi en son yer umuduyla timsahı beslemek" olarak özetlemiştir.
devamını gör...
(bkz: appeasement policy)
devamını gör...
almanya'nın sovyet sosyalist cumhuriyetler birliği'ne (sscb) karşı kendisi ile iş birliği içinde olacağını düşünen ingiltere'nin uyguladığı almanya ile iyi geçinme politikasıdır.

bu politika çerçevesinde dönemin ingiltere başbakanı chamberlain, almanya'nın saldırgan tavrına karşı oldukça pasif bir siyaset uygulamıştır.
devamını gör...
karısına, oğluna, kızına tecavüz ettiğiniz adama "yiğidim bir dur hele halledeceğiz" deme politikası.

ya suçlarının tazminatını vereceksin, nasıl yapacaksan

ya o adamı vuracaksın.

yoksa çarşı pazar fena karışıyor.
devamını gör...
bunun bir üst versiyonu ‘kınamak’ zaten. ey abd sen mi büyüksün biz mi
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"yatıştırma politikası" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim