#araştırma-inceleme

öne çıkanlar | diğer yorumlar

“başkasını ve kendini bilirsen, yüz kere savaşsan tehlikeye düşmezsin; başkasını bilmeyip kendini bilirsen bir kazanır bir kaybedersin; ne kendini ne de başkasını bilmezsen, her savaşta tehlikedesin.”

sun tzu tarafından mö 6. yüzyılda askeri taktikler ve savaş üzerine yazılmış bir eserdir. savaş sanatı strateji üzerine yazılmış en eski ve en iyi çalışmalardan biridir. askerî konularda ve ötesinde tarih boyunca çok büyük etkisi olmuştur.

general sun tzu aynı zamanda bir devlet adamı ve filozoftur. bu eserinde kendi tecrübelerini aktarır ve savaşı savaşmadan kazanmak gerektiğini öğütler. "gerçek zafer, savaşmadan kazanılan zaferdir. gerçek önder savaşmadan kazanan önderdir."

kitapta sun tzu’nun yanında du mu, du you, hao xin, cao cao, jia lin gibi dönemin diğer önemli düşünürlerinden de sözler bulunuyor. bu sözlerin sun tzu'nun sözlerini açıklar ve örnekler nitelikte olması konuyu oldukça net bir şekilde anlatıyor aslında. kitap her ne kadar askeri bir çalışma olsa da iş ve ekonomi dünyasında da kendisine yer bulmuştur. hayata dair çokça ders çıkarılabilecek bir kitaptır aynı zamanda.

her biri savaşın farklı bir yüzünü anlatan 13 bölümden oluşur:
ı. planlama (25 madde)
ıı. savaşın maliyeti (19 madde)
ııı. savaşta strateji (19 madde)
ıv. taktik (20 madde)
v. enerji (23 madde)
vı. gücün kullanımı (34 madde)
vıı. savaşta manevra (37 madde)
vııı. taktik değiştirme (14 madde)
ıx. ordunun ilerlemesi (45 madde)
x. arazi faktörü (31 madde)
xı. arazide dokuz konum (68 madde)
xıı. ateşle saldırı (22 madde)
xııı.casusluk ve istihbarat (27 madde)

"bütün savaşlar hileye dayanır. bu nedenle, saldırabileceğimiz halde öyle değilmiş gibi davranmalıyız; güçlerimizi kullanacağımızda etkin değilmiş gibi görünmeliyiz; yakın olduğumuzda düşmanı onlardan uzakta olduğumuza inandırmalıyız; uzakta olduğumuzda da yakında olduğumuzu düşünmeliler."

"gerçek zafer, savaşmadan kazanılan zaferdir. gerçek önder savaşmadan kazanan önderdir."

"girilmemesi gereken yollar, saldırılmaması gereken ordular, kuşatılmaması gereken kentler, zorlanmaması gereken mevziler, dinlenmemesi gereken hükümdar emirleri vardır."

"yerden bir sonbahar yaprağını kaldırmak, büyük bir gücün işareti değildir; güneşi ve ayı görmek de keskin bir görüş kabiliyetinin alameti olmadığı gibi gök gürültüsünü duymak da kulak hassasiyetine işaret etmez. eskilerin zeki savaşçı olarak adlandırdığı kişi, sadece savaşı kazanan değil, onu kolayca kazanabilen kişidir. dolayısıyla onun kazandığı zafer kendisine ne bilgelik şöhreti ne de cesaret madalyası getirir."

"kargaşa düzenden doğar, korku cesaretten doğar, zayıflık güçten doğar. düzen ya da düzensizlik sayıdadır. cesaret ya da korkaklık tavırdadır. güçlülük ya da güçsüzlük görünümdedir."
devamını gör...
az önce okuyup bitirdiğim kitaptır. savaş sanatını özlü bir şekilde işlemiş, olağan problemleri kâr/zarar ilişkisine göre mantık dairesinde ele değerlendirmiştir. sadece savaş kaideleri değil; insan ilişkileri, problem çözme, iş hayatı, kişisel hedeflere ulaşma konuları için de çıkarımlar yapabileceğiniz kısa ve güzel kitap. san tzu konuları ele alırken çok akıllıca benzetmelerden faydalanmış. son bölümde ajanlar konusunu okurken kendimi dizi ya da filmlerin içinde buldum. ifşa edilen ajanların infazı, taraf değiştiren ajanalar vs.
devamını gör...

"hızın rüzgar gibi, yavaşlığın orman gibi olmalı."
savaş sanatı, sun tzu, s. 20, türkiye iş bankası kültür yayınları.


kitabı okurken bir gerçekle yeniden çarpıldım: dünya oyun değil, savaş alanı. ölüyorum anlasana! sun zi'nin strateji eseri görünürde, sırf bir kumandan veya hükümdar nasıl olmalıdır ve ne zaman durulur, ne zaman kaçılır benzeri konular üzerine. kim bilir, belki de zaten tek amacı budur fakat kitap oldukça "kullanışlı". bilgeliği ve gerekçeleriyle, bilhassa kavramları sınıflandırma ve tanımlamalarıyla arı duru bir eser. anlaşılır ama mistik, az fakat zengin.

eserin, her an bir savaş alanındaymış gibi yaşanan hayatlara da bir yöneticiye de bir ev hanımına da ilham olabilecek kadar geniş bir çemberi var. bu algılayışta çevirinin yadsınamaz bir etkisi olduğunu düşünüyorum. bu etki, cümlelerdeki sözcük dizimi tercihinde dahi sezilebiliyor.

savaşın ne kadar çok anlamı ve tarafı var. kitap için, süzülmüş bir yaşam bilgeliği diyorum. o sebeple okumakla bitmeyecek bir yanı var.
devamını gör...
binlerce yıl önce yazılmış hakiki bir klasiktir. hem doğu toplumlarında hem de batı toplumlarında yüzyıllardır okunan kısacık bir eserdir. sun tzu esas olarak savaş sanatını ele almaktadır ama satır aralarından ekonomiden devlet yönetimine değin pek çok çıkarım yapmak mümkündür. kendisi kitapta sık sık belirli bazı şeylere dikkat edildiği takdirde zaferin ve bozgunun önceden öngörülebileceğini söyler. sözgelimi her şeyden önce iyi bir komutan düşmanını çok iyi tanımalı ve analiz etmelidir. bu yeterli değildir; iyi komutan aynı zamanda kendi kudretini ve emrindeki ordunun kabiliyetini de makûl bir biçimde bilebilmelidir. savaşta yer ve gökyüzünü bilmelidir iyi komutan. iklim ve coğrafi şartları göz önünde tutmalıdır. düşmanın sayısına göre hareket etmeli ve pozisyonunu kararlaştırmalıdır. düşmanı kuşatmak ve teslim almak en önemli maharetlerdendir. çok uzak yerlere yapılan seferlerin veya ordu sevklerinin bazı sakıncaları vardır. mühimmat, malzeme ve erzaklar iyi planlanmalıdır. düşman orduyu yağmalamalıdır ki devletin kaynakları idareli kullanılabilsin. komutanlık ciddi bir sanattır ve bu işi liyakat sahiplerine bırakmalıdır. hükümdar komutanın kritik kararlarına müdahale etmemelidir. komutan duruma her yönüyle hâkim olmalı ve askerlerinin moralini yüksek tutmalıdır. iyi komutan düşmana beklemediği yerden saldırır ve avantaj elde eder. düşmana yapmak istediği şeylerin tersini sezdirerek onları gâfil avlar. şehirlere tesadüfen saldırılmaz, her meydanda savaşılmaz, bodoslama her muharebeye girilmez. surlara varıncaya kadar dikkat etmelidir iyi komutan. yeknesak olabilen ordu her zaman için avantajlıdır. komutan ordusunun bütün askerlerini aynı idealle donatabilmeli ve onların umutlarını diri tutmalıdır. komutanın en büyük kabiliyetlerinden biri düşmanı bölebilmek ve birbirlerinden ayırabilmektir. günümüzdeki böl/parçala ve yönet anlayışıdır bu bir bakıma. stratejisi olmayan komutan mağlup olmaktan kaçınamaz. bütün savaşlar hile/aldatmaya dayanır. düşmanı şaşırtan ve hiç beklemediği yerlerden vuran komutan savaş sanatını en iyi icrâ edendir. "all warfare is based on deception" .
devamını gör...
müthiş detaylar müthiş taktikler içeren ince kitaptır. ince olduğu kadar kalındır aslında. şov yapmıyorum bence öyle.

yazarı sun zı (sun tzu) denen bir amcadır.
sadece savaşla ilgili değil aslında kriz çözümü ile ilgili bilgiler veren bir eserdir.
o yüzden iş hayatında çalışan insanların okuması gerektiğini düşünüyorum.
rivayete göre liderlik yeteneği olan insanlar veya liderler bu kitabı çok severlermiş.

ayrıca savaş denen olayda hilenin olabileceğini de anlatmıştır.
kendisi bütün savaşlar hileye dayanır diyor. kazanmak için her yol mübahtır gibi.
ayrıca savaşmadan kazanmayı öğütleyen bir kişidir yazarımız.
ilginçtir bu kitabın ne zaman yazıldığı bilinmiyor.
hatta böyle bir insanın olmadığı falan düşünülüyor.

mutlaka yazımı okuyup kitapa ilgisi olmayacak yazarlar olacaktır. savaş konusu ilgi çekici olmayabilir ama bu kitap sadece savaşla alakalı demek bir tık haksızlık olur.
hayattaki mücadeleler için çok önemli bir rehber olduğunu düşünüyorum.
hayatta bazen kendimizle bile savaşa giriyoruz.

ayrıca bu kitapla ilgili bir başka rivayet ise yıllarca saklandığıdır. bana pek mantıklı geldi.
adam çok güzel taktikler vermiş. saklamak ele geçmemesini istemek son derece normal geliyor.
sadece generaller ulaşabiliyormuş. tabi bunlar rivayet bilemiyoruz.

bu kitapla ilk tanıştığımda baya heyecanlanmıştım. offf savaş severim hadi okuyayım falan diye düşünmüştüm.
adı savaş sanatı olan bir kitabın ilk öğütlerinden birisi savaştan kaçılması gerektiğiydi. şaşırdım ve daha çok sevdim.

bu kitabın bir diğer özelliği ise ince ve sürekli okunabilecek bir şekilde olması. arada sırada açıyorum göz gezdiriyorum. güzel oluyor. yine başka bir rivayete göre şirketler bu kitabı yol haritası olarak görüyormuş.

okumayanlar varsa mutlaka tavsiye ederim.


düşmanı kuşatınca mutlaka kaçacağı bir tarafı boş bırakın ki düşman askerinin aklında daima kaçma seçeceğiz olsun. yoksa asker ölümüne savaşır.
devamını gör...
itiraf ediyorum bu yılla birlikte tam beş yıldır üst üste okuduğum ve okuyacağım bir kitaptır savaş sanatı.
çinli komutan sun tzu tarafından yazılmıştır. hatta doğruluğu kanıtlanmıştır ama önce kitabımızı inceleyelim.

ben her zaman ki gibi iş bankası yayınlarından okudum. çeviri harika, üslup aşık olunası, çıtır çerezlik gibi görünen ama okuduğunuzda hiçte öyle olmadığını anladığımız bir çin klasiğidir. doğrusu bir gün orijinal dilinden okumayı çok isterim*.

gelelimm en tatlı bal kısmına yani konumuza; aslında konu denilir mi pek bilemedim ama hadi öyle olsun.
canım kitabım savaş sanatı* bize bir komutanın nasıl olması gerektiğinden, nasıl savaşılması, bunların taktiklerini veriyor. bir çok sözü altı çizilesi, örnek alınası. sonuçta gerçek bir komutan bir filozoftan çıkmış. ekonomi ve savaş liderleri için olmazsa olmaz bir kitap.
bence bu kadar anlatım yeter çünkü zaten okuyunca etkisinden kolay kolay çıkamayacağını bir kitap olabilir.

başta da söylediğim gibi uygulanmış ve başarılı olunmuş. yine çin'de bir hükümdar ve teğmeni tarafından, iki yeni cariye üzerinde denemişler.
olay söyle ki; birisine sağ birisine sola dön diye emir vermiş teğmen ve emir yerine getirilmiş. sonra yine demiş sağ-sola dön diye fakat bu sefer sonunda boğazları kesilme tehlikesiyle karşı karşıyayken komutan hayır emri verse de teğmen dinlememiş ve kadınlar ölmüş.
burada ki taktik; her zaman komutanın sözü dinlenmek zorunda değil taktiği*. bu ölümcül deneyin sonunda ise sevgili teğmen, general olmakla şereflendiriliyor.

okunmasını şiddetle tavsiye ediyorum ayrıca en sevdiğim sözü de alta bırakıyorum;
başkasını ve kendini bilirsen, yüz kere savaşsan tehlikeye düşmezsin; başkasını bilmeyip kendini bilirsen bir kazanır bir kaybedersin; ne kendini ne de başkasını bilmezsen, her savaşta tehlikedesin.
devamını gör...
savaşlı, silahlı, dövüşmeli, vurdulu kırdılı, öldürmeli hiçbir şeyden pek hoşlanmam. bu kitaba da çok önyargılı yaklaştım, sevdiceğim "mutlaka oku, çok güzel. felsefi bir metin çok da savaş değil." dedi diye okudum. baya da savaşmış, kırdın beni bebeyim.
tabii ki belli bölümlerde bahsettiği şeyin altında yatan felsefeyi çok daha iyi anlıyorsunuz ve savaştan ziyade tüm hayatınıza uygulayabileceğiniz kurallar olarak okuyabilirsiniz ama genel olarak bu hayatın tümüne uygun bakış açısını görmek için biraz fazla zorlamak gerekiyor bence. araziyi, konuşlanmayı falan anlatıyor yani, zorlarsam hayata uydururum belki ama çok zorlama olmaz mı sizce de?
milattan önce 400'lü yıllara dayanan bir eserden bahsediyoruz tabii. bunu hesaba katınca sun tzu'nun ne kadar büyük bir komutan ve düşünür olduğunu inkar etmek mümkün değil. bu metin başarılı komutanların hepsinin eline geçmiştir herhalde, onlar için çok iyi bir eser olsa gerek. benim için değil...
son olarak -hasan ali yücel klasikler dizisindeki- çevirmenin sunuşu beni çok üzdü ya. insanın böyle güzel bir ilki yaşayacakken hayatını kaybetmesi çok üzücü.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
bir solukta okuyup bitirdiğim harika kitap. hep merak ederdim savaşların nasıl yapıldığını, askerlerin nasıl konuşlandığını, yiyeceklerin o kadar yol gidip de nasıl bozulmadığını vs vs. her ne kadar taktik kitabı olsa da bir nebze de olsun merakımı giderdi bu kitap. kitaptan ilgimi çeken bir alıntı:

"düşmanı çevreleyin ama, onun için bir çıkış yolu bırakın, aksi takdirde ölümüne savaşacaktır".
devamını gör...
m.ö. 500 yılında yaşamış çinli savaşçı, bilge ve filozof sun-tzu tarafından yazılmış 13 bölümlük bir savaş stratejisi kitabıdır. bölümler sırasıyla şu şekildedir:
1. planlama
2. savaşmak
3. strateji ile saldırmak
4. taktiksel planlamalar
5. enerji
6. zayıf ve kuvvetli noktalar
7. manevralar
8. taktiklerde değişiklikler
9. ilerlemekte olan bir ordu
10. arazi
11. on elzem koşul
12. ateşle saldırmak
13. ajanların kullanımı

başlıklardan bölümlerin içeriklerini ve neler anlatıldığını az çok tahmin edebilirsiniz. bence bu kitabı özel ve güzel kılan şey ise içerisindeki taktiklerin sadece savaş meydanında değil günlük hayatımızda, insan ilişkilerimizde de uygulanabiliyor oluşu. ta 2000 yıl öncesinde yazılmış ve kitabın arkasında yazana göre “bütün savaşlarınızı kazanmak üstün mükemmellik değildir; üstün mükemmellik düşmanlarınızın dirayetini savaşmadan kırmaktır.” felsefesini temellemiş bir eserin hala etkisini koruyor ve işe yarıyor olması edebiyatın hayatın her anlamıyla harmanlandığını ve zaman ötesiliğini de gösteriyor bize. eserin içeriğinden detaylı olarak bahsetmektense her bölümün kendi içerisinde en beğendiğim ve tüm bir bölümü özetlediğini düşündüğüm maddelerinden birkaç tane örnek vermek istiyorum.


1.18. bütün savaşlar hile üzerine kuruludur.
2.7. savaşmanın kötü yönleri hakkında iyi bir şekilde bilgi sahibi olan insan, bunu sürdürmenin kârlı yollarını anlayabilecek tek kişidir.
3.18. eğer kendinizi ve düşmanınızı tanıyorsanız yüz tane savaşın bile sonucundan korkmanıza gerek kalkmaz. eğer kendinizi bilip düşmanınızı tanımıyorsanız kazandığınız her galibiyet gibi aynı sayıda mağlubiyet yaşarsınız. eğer ne kendinizi biliyor ne de düşmanınızı tanıyorsanız her savaşta kaçınılmaz mağlubiyetle karşılaşırsınız.
4.18. ölçme, varlığını toprağa borçludur; miktar, tahmin varlığını ölçüme borçludur; hesaplama, varlığını miktar tahminine borçludur; şans dengelemesi, varlığını hesaplamaya borçludur; zafer ise varlığını şans dengelemesine borçludur.
5.17. sahte dağınıklık mükemmel bir disiplini gösterir; sahte korku, cesaretin simgesidir; sahte zayıflıksa kuvveti gösterir.
6.28. size bir kere zafer kazandırmış olan taktikleri tekrarlamayın ancak kullandığınız yöntemlerin şartlara göre sınırsız bir şekilde düzenlemesine izin verin.
7.15. savaşta ikiyüzlülüğü uygulayın ve başarılı olun.
8.7. bilge bir liderin planlarında fayda ve zararın düşünceleri harmanlanmalıdır.
9.41. hiçbir öngörüde bulunmayıp rakibini küçük gören kişi onlar tarafından yakalanacaktır.
10.31. derler ki eğer düşmanınızı bilip kendinizi tanıyorsanız mutlak bir zafer kazanmanız kuşkusuzdur. eğer göğü bilip toprağı tanıyorsanız zafer kazanmanız yine kuşkusuzdur.
11.58. ordunuzu ölümcül tehlikeye sokun ve onun canlı kaldığını görün; onları umutsuzluğa boğun. göreceksiniz ki güvenli bir şekilde hayatlarına devam edecekler.
12.19. eğer bir fayda sağlayacaksanız ileriye doğru hareket edin. eğer fayda sağlamayacaksanız olduğunuz yerde kalın.
13.6. düşman hakkındaki bilgiler ve onun becerileri sadece diğer insanlar tarafından elde edilebilirler.


hayatlarımızın da bir çeşit savaş ve başkalarıyla veya kendimizle olan mücadelelerimiz olduğunu göz önünde bulunduracak olursak herkesin en az bir kez okuması gereken bir kitap bu. sun-tzu abimiz biliyor bir şeyler demek ki. bir şans vermek gerek.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"savaş sanatı" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim