"herkes cennete gitmek ister ama kimse ölmek istemez."
devamını gör...
ondan korkmamalıyız,onu her an düşünmemeliyiz.
ölümle barışık olmalıyız.
devamını gör...
tek kullanımlıktır.
devamını gör...
gelmeden önce kendimizi hesaba çekmemiz gereken.
devamını gör...
bir yağmur damlası olup toprağa karışmaktır.
devamını gör...
ölümü düşünmek beni çok alıştırdı. birilerinin yok olması çok üzücü olacak ama bende yıkım etkisi yaratmayacak gibi hissediyorum. kendimi içinse farkına varacağım son şeyin ölüyor olduğum olacak diye düşünüyorum sonrası yokluk.
devamını gör...
zannedildiği gibi adil bir kavram olmadığı gibi evrenin en sınıfsal kavramlarından bir tanesinidir. ortalama yaşam beklentisi avrupa ülkelerinde 78 yılın üzerinde iken afrika ülkelerinde 60 yılın altındadır. hatta bazı ülkelerde 50 yaşın altındadır.
devamını gör...
bıçaklandığım zaman çok yaklaşmıştım gözlerim bulanıyor sesler uzaktan geliyor ve kulaklarım uğulduyordu kan kaybından
devamını gör...
ansızın gelir.
devamını gör...
yarım bardak petrol, böceklere yiyecek ve toprağa bıraktığın elementlerden ibaret olmaktır.
devamını gör...
kesinlikle bir insanın başına gelebilecek en kötü şey değildir
devamını gör...
"the best thing about being dead is that you don't know about it. ıt's like being stupid - it's only painful for others." *

hani böyle kaygıyla ya da tutkuyla bir şeyin peşinde koştururken aniden kafamda beliren ve her şeyi ama her şeyi anlamsizlaştirip, orta yerde donma hissi yaratan bir gerçek, ölüm. kalabalık bir caddeye bakan bir cafedeyimdir. karşımda oturan ve gazetesini büyük ciddiyetle okuyan bir insana bakıp onun bütün hayatı boyunca inşa ettiği her şeyi bir anda geride bırakıp ölebilecegi gerçeği içimi dondurur. sonra ben indiririm kafamı telefonuma dalarım, karşımdaki insan kaldırır kafasını bana bakar. aynı şeyi o düşünür bu sefer. "şu insan", der kendi kendine, "ölebilir birazdan. sevdiği herkesi, hayatı boyunca biriktirdiği her bilgiyi, okuduğu her kitabı izlediği her filmi geride bırakmış olur. o zaman, o kitaplar okunmamış mı sayılır? o filmler izlenmemiş mi olur? sevdikleri, peki? onlar sevilmemiş mi olur?"

ıkimiz de kalkarız ayrı ayrı sonra. birbirimizin fikirlerinden habersiz ayrı taraflara gideriz.

" ıyi de" derim, bir gece vakti. "o zaman ne yapmalı insan? biriktirdiğim her fikir, öğrendiğim her şey, söylediğim her söz ve inşa ettiğim her şey ben ölünce ölecekse, bu uğraş neden?"
ölmeli mi hemen? beklemek neden, madem eni sonu gidilecek yer orası ise?
ölsem simdi mesela ne değişir? ne eksilir, ne artar? ölen canlarım oldu. üzüldüm bir süre, başka bir sürü insan da üzüldü bir süre. sonra yine uyandık, bir zaman asık suratlarla da dolaştık. ondan sonra usul usul uyuştu o canın bıraktığı boşluk. hayır unutmadık, ama işte kanamadı da o yer. böyle çocukken yaptırdığımız o aşı gibi bir iz bıraktı bedenimizde. o izle de yaşıyoruz şimdi.
ben ölsem diyorum ben de belki birkaç insanın bedeninde bir aşı izi gibi kalırım. belki kalmam. bilemiyorum.

sonra geçiyor biraz bu karanlık. içimizdeki o ses, "eyvallah eni sonu ölünecek, o halde oraya koşturmanin manası ne?" diyor. yani diyor o ses tamam okuduğun kitaplar sen ölünce okunmamış olabilir. ama sen de illa sonsuza kadar okunmuş olmalarını sağlamakla yükümlü değilsin ki. belki o kitaplar o gün okunsun diyedir, yanında taşımak için değil. yani o filmin ömrü de zaten kendi boyu kadardır. bir yere götürmek için değil.
o sevgilinin ömrü de beraber yaşanan her mutlu an kadardır. yani kendisidir işte anlamı. yani bir yere varmak için bir araç degildir yol. yolun kendisidir güzel olan. "

o zaman biraz da oyalanma çabasıdır yaşamak. ölüm mü? kimse kendi ölümüne üzülemiyor ya zaten.
devamını gör...
sadece bir oluş.
yağmurun yağması, güneşin doğması, hergün uyanmak, vs. gibi evrenin varlığını sürdürmesi sırasında olan herhangi bir rutin.

insanoğlunun düşünebildiği için bazı olaylara anlam yüklemesi sonucu fazlaca kafa yorduğu aslında basit bir oluştur.

peki birey neden buna kafa yorar?
çok basit, bir anlam yükleme gereği hisseder de ondan. bir amacı olmalı diye düşünür. özel hisseder çünkü kişisel olarak özel hissederiz. bireyin 'handikapı' budur işte 'özel hissetme'.
diğer insanlar içinde bile kişisel olarak özel hissederiz. etrafımızda yaşanan kötü olayların bizim başımıza gelmeyeceğini düşünürüz. birileri doğar, büyür , yaşlanır ve ölür. biz ise kendimizi dokunulmaz, farklı ve özel hissederiz. bunlar bizim başımıza gelmeyecekmiş gibi..
oysa çok sayıdaki başkaca insanlardan sadece biriyizdir. biz de öleceğiz ve evren yine de varlığını sürdürmeye devam edecek.
kişisel dokunulmazlığımızın, özel olduğumuz varsayımının kendi uydurduğumuz bir hikaye oldugunu sadece çok yakınlarımızdan birini kaybettiğimizde fark ederiz. ölüm hiç de bizi kayırmayacaktır işte. gerçek buz gibi ortadadır.

canlı bir varlık olmanın gereği olan ve her canlının kendine has var olma, gelişme ve yok oluş safhaları sırayla başımıza geldiğinde yani yaşlandığımızda ya da amansız bir hastalığa yakaladığımızda ve ölüme çok yaklaştığımızda, kişisel olarak özel hissetmemizin kendi uydurduğumuz bir hikaye olduğunu göreceğiz hepsi bu.
devamını gör...
umarım güzeldir. bu dünya'dan intihar ederek ayrılan tüm insanları saygıyla anıyorum. yine umarım ki hayattayken hayalini bile kuramadığınız mutluluğa ve huzura kavuşmuşsunuzdur. eğer kavuşamadıysanız ben dahil hepimiz b*ku yemişiz demektir.
devamını gör...
bir nevi kurtuluş. bu yüzden olacaktır ki intihar edenlere hep saygı duymuşumdur, benim cesaret edemediğime cesaret edip kurtuluşu gerçekleştirdikleri için. umarım ben de bir gün cesaretimi toplar ve hazır olduğumda kavuşurum tatlı ölüme. kendimi 35 yaşında bile hayal edemiyorum zira.
devamını gör...
özgürlük belkide
devamını gör...
kurtuluş biletidir.
devamını gör...
bu hayattaki tek gerçek.
devamını gör...
büyük bir gizem, ölümün bir son olduğu ise yeni bulgulara göre şüpheli çünkü kuantum bilgi ölmüyor hatta ünlü bir kuantumcu olan fred alan wolf'a "ölmüş babamla konuşabilir miyim?" diye bir soru gelmişti, o da yanıt olarak "evet ama bakalım o seninle konuşmak isteyecek mi?" şeklinde cevap vermişti.
devamını gör...
100.
her güne o gün ölecekmiş gibi uyanan kişinin bir gün haklı olacağı, herkesin bir kere yaşayacağı durumdur.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"ölüm" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim