ne demiş gabriel garcia marguez

"akıttığın göz yaşlarını silmek yerine, akmasına neden olanları sil hayatından."

t: bir yazarın haykırışı.*
devamını gör...
bir ezik beyanıdır. sözlüğün amacı bilgin olduğu başlıklara format dahilinde entry girmektir. sen gelip burada özelde organize olup kendine başlık açtırırsan tabiki de küfürü yersin. ayrıca bu kanka mevzularına hiç girmiyorum. bu enayiler silik olunca farklı hesaplarla sözlüğe gelip sizinle konuştukları her şeyi başkalarına anlatıyor. kankacı ve nickaltı tayfası boştur. o zaman bende 5 tane arkadaşımı sözlüğe üye yapıp içinden geçeyim ortamın nasıl olur?
devamını gör...
yazar arkadaşıma noktası, virgülüne kadar katıldığım başlıktır.
ı am melting lannn melting
ağanın lafı üzerine laf olmaz diyor.
sevgi pıtırcıklarımı kendisine iletiyorum.
yalnızzzz özelden bana 'bu başlığa yaz' dememiş olmana kırıldım açıkçası. madem böyle bir şey vardı beni de dürtmeliydin. birazdan gelip nickaltına savaş açacağım. *
formatın içinden geçtim ya laaa.*
devamını gör...
pozitif şeylerin ne olduğunu bilmeyen yazar beyanı.
devamını gör...
"sözlükten arkadaş edinilmeyecek!!!" gibi bir ifade gördüğümü hatırlamıyorum. pek tabii normaldir, sözlük dışına da kimsenin karışacağı yok herhalde. bu neyin kuruntusu anlamadım. bunun kötü bir şey olduğunu kimse söylemedi.

nickaltı edebiyatına gelince, tabii ki kullanılacak ama hayatında ilk kez sözlük kullandığını tahmin ettiğim yazarımıza hatırlatayım ki bunun bir raconu var. bana yazarla ilgili hiçbir bilgi ve yorum sağlamayan, bomboş, teneke parlatır gibi girilmiş ponçik tanımların bir faydası yok. yasak değil elbette girilir. girilir fakat sonuç da ortada. sabahtan akşama kadar birbirini al gülüm ver gülüm öven, takipleşen, seri beğeniler atan, kümeleşen, tamamen karma puanı denen saçmalığa oynayan bir dolu yazar var. sonra ortadoğulu deyince kızıyorsunuz ama ortadoğulusunuz işte. zira ortadoğulu olmak bunu gerektirir, fikre değil cisme önem verir.

kollektif olarak istediğimiz bu mu sözlükte? biriyle ponçik aşk yaşamak istediğinde pek ala özel mesaj opsiyonu da var. sonuç olarak sözlüğün selameti açısından zararlıdır. naçizane tavsiyemiz ve eleştirimizdir. dikkate alıp almamak sözlük yönetimine ve yazarlarına kalmıştır. biz söyleyeceğimizi söyleyelim de ne olacaksa olsundur. yoksa yemişim nickaltı edebiyatını da yazarını da ponçiğini de sözlüğünü de.
devamını gör...
başlığı açan yazarı alkışlardım, ancak kankacılık yapıyor derler diye korkumdan alkışlayamadım.
devamını gör...
üzülmeyin len size de gireriz bi nickaltı ağlamayın bu kadar. hayır şunu anlamıyorum nickaltına sadece iyi değil kötü yorumlar da geliyor neden sadece iyiler gözünüze batıyor? ikisine de karşı çıksanız bir nebze anlarım ama sadece iyi olanlara karşı çıkmanız acayip ezik ve öz güvensiz bir profil çiziyor sizde haberiniz olsun. hayır artık nasıl asosyal ve agresif bi tipseniz şurda bile arkadaş edinmeyi beceremiyor, edinenleri de kıskanıyor hatta ve hatta üstlerinden prim kasıyorsunuz. şov yapmayı kesin. primciler sizi.
devamını gör...
kafa sözlükteki pozitif şeyler kişiden kişiye değişebilen bir kavramdır aslında da ben başlığı açan arkadaş nickaltı üzerinden gittiği için oradan devam edeceğim.
kendisi hakkında güzel şeyler okumak elbette herkesi mutlu edecektir gibime geliyor. bir yerden sonra birbirine benzeyen nickaltı yorumlarından bahsetmiyorum tabii ki. şahsen ben kendi tarzımı yaratmaya çalışıyorum ve onu size yansıtmaya çalışıyorum. bunun diğer yazarlarca farkedilip, onore edilmesi hoş, bunu özellikle belirten bir nickaltı almak daha da hoş.

sonuçta üç günlük dünya be. sevinelim, sevindirelim. şahsen kırk yılın başında nickaltı yorumu alıyorum zaten de neyse peki.
devamını gör...
önceden ben de karşı çıkıyordum buna, bende yalan yok.

ama sonradan ne kadar aptalca bir yanılgı içinde olduğumun farkına vardım. sen kendini ne kadar ön plana çıkartmak için gayret edersen, insanlar da bununla doğru orantılı olarak seni o kadar tanırlar bu kadar basit.

elinde malzeme olup, ama duvara yakın ve topluluğun arkasında duran sessiz bir çocuğu kimse çağırmaz. öne atılması gereken sensin. ister bilgini konuştur, ister troll yapıp nefret kazan, istersen arkadaşlık için koşuştur. dediğim gibi, tercih senin.

yoksa ben de sevmiyorum öyle 200+ gibi acayip fazla takipçili yazarları. her yere reklam veriyorlar sanki hi hi hi...
devamını gör...
ınsan zihni doğal yaşam becerileri ile dolu olduğu için temelde negatife odaklıdır. en kötüsünü düşünme ihtiyacı temel yasam becerisi ve kendini hayatta tutma iç güdüsü ile alakalıdır.

bazılarımızda daha fazla bazılarımızda daha az bulunsa da, herkeste olduğu bir gerçek. bunun haricinde doğal negatif dusunce seleksiyonuna olumsuzdan beslenen acı emiciler dadanır. başkalarının zevk alması, mutlu olması canlarını sıkar.

depresyonik yaşamak bir süre sonra zevk halini almaya başlar. karamsarliklari ile herkesi boğarken bu acıdan nemalanırlar. ışte bu insanlar tedavi edilmelidir . net
devamını gör...
hayır bunu başlığı açan yazar arkadaşımızdan başkası açsa belki samimi olduğuna inanırdım da bu arkadaşı görünce bana bir gülme geliyor. kendisinin öncesinde neler yaptığı ve yaptırdığı zaten malumunuz. zamanında kendisinin ve yancıları ile yapmış olduğumuz konuşmalar halen duruyor bende, bunları paylaşma gibi bir amacım yok ancak yazar arkadaşımızın birazcık samimi olmasını isterim sadece. eğer beni primci veya şovmen olarak nitelendirmeye kalkarsanız #772402 no'lu tanımımı okumanızı tavsiye ederim.

ayrıca "editeyşın: formatın içinden geçilirse emin olun burada çok titiz çalışan bir ekip var onlar uyarıyor, gerekeni yapıyor." cümlesine daha çok güldüm. moderasyon işini hakkıyla yapıyor olsaydı, başlığı açan yazar kardeşimizi sözlük kurallarını ihlal etmesinden dolayı sözlükten şutlardı ya da arkadaşımıza yaptırım uygulardı. ayrıca moderasyon işini yapsaydı, kendisi açtığı diğer hesap olan bu hesaptan da sözlükte bu kadar rahat takılamazdı.

eski defterleri gerçekten açmak istemezdim ancak bu arkadaşın bazı konularda halen kanaat önderi gibi takılması beni cidden rahatsız ediyor.
devamını gör...
hadi biraz düz mantıkçılık oynayalım.
bir yazar pozitif bir şeyden rahatsız oluyorsa o şey onun için pozitif değil negatiftir. öyle midir? öyledir.
o halde sözkonusu yazarlara göre negatif olan şeylerden bahsetmemiz lazım.
nedir onlar?
onların ne olduğunu bilen biliyor. zaten biz de uzayda yazmıyoruz, kelimeler parmaklarımızın ucunda. herkes kimin ne olduğunu biliyor yani.
tatava yapma dediğinizi duyar gibiyim.

tamam esas konuya geleyim, ben de bazı pozitif ve dolayısıyla negatif şeylerden rahatsızım. ağzımdaki baklayı çıkarmam lazım. ağzımı açıp gözümü yumabilirim değil mi?

mesela bazı yazarlar kantarın topuzunu kaçırıyorlar, bi ara ben de kaçırmışım, olabilir yani yazarlık hâli hepimizin başına gelebilir. ama ısrarcı olmamak lazım sonra maazallah kantarın topuzu kaçar bi daha da gelmez falan tövbeler tövbesi. neyse topuzunuz kaçarsa arayın belki bulursunuz.

bir de bazı yazarlar var ki bırakın kaçacak topuzu kantar yok kantar. yahu kantarsız yazar olur mu? şaka gibi.

kantarsız bi yazar var sözlükte biliyorsunuz. hah işte ondan bahsediyorum. işte bu yazar aslında, nasıl desem... şöyle söyleyeyim, bir insanda nasıl ki akıl süzgeci olur ve o süzgeç çalışmadığında da naaparız dooğru psikiyatri servisine gideriz. değil mi? siz bilirsiniz isterseniz gitmeyin keyfiniz bilir. ama şunu biliriz ki o insanın söyledikleri mantıklı değildir ve evet biz o insanı dikkate almayız amiyane tabirle doktor kendi haline bırakın dedi deriz.
işte bu yazar da akıl süzgeci çalışmadığı için dikkate alınmamalı. çünkü yediği halttan sonra bile pişkinliğini koruyabiliyor bu yazar. hey maşallah allah nazardan saklasın!*

bazı yazarlar da ara ara ortaya çıkıyorlar böyle ortalık karışınca, neden peki? normal zamanda yazdıkları para etmiyor da ondan. fırsatçı golcü gibi karambolde top önüne düşerse ne âlâ yoksa öyle topu süreyim çalım atayım falan nerdee. ne diyorduk bunlara? beleşçi diyorduk. aslında çoğu zaman ofsayta düşer bu gibiler. var sistemi zaten çalışmıyor dörtgöz hakemler sağolsun.
bir de bir özelliği daha var bunların sürekli hakemle dalaşmalar, rakip takım taraftarına sövmeler falan çeneleri pek düşük oluyor maalesef.
yaani yazmak da bir yetenek sonuçta. ama olmayınca böyle garip yollardan medet umuyorlar.

işte benim rahatsız olduğum da bu kantarsız, beleşçi yazarlar.

şimdi adım gibi biliyorum ki bu yazdığımı kimse üzerine alınmayacak çünkü alınırsa eğer bu yazdıklarımı kabul etmiş olur. ben de zaten isim vermedim, kimsenin tavuğuna kışt demedim. ne kadar da zekiyim. hadi bye!
devamını gör...
bakalım nasıl pozitif şeylermiş diye açıp hiç tahmin etmediğim bir içerik ve serzenişle karşılaştığım başlık.
devamını gör...
t: bir kitlenin rahatsız olduğunu ifade eden başlık.

direkt başlık hakkında yorum yapayım bende herkes bir şeyler söylemişken o zaman. pozitif şeyleri görebiliyoruz ve bunlardan mutlu oluyoruz. elbette mutlu olmayanlar vardır burada. çünkü kendi içlerindeki negatif enerji buna izin vermez. kendisi de bu negatif enerjiden beslendiği için de pozitif insanlara saldırır. insanlık hali herkes aynı değil. buradaki durum benim anlattığım değil işte. bu sebeple tepki topluyor.

sosyal medyadayız. hepimiz arkadaşlık ediniyoruz buralardan. bu zaten normal bir durum ama gelip de herkes nickaltına yazmıyor mesela. yazılmasına da kimsenin bir şey diyeceği yok eminim ancak konumuz olayın abartılması. dikkat edin nickaltlarınıza mesela. kaçı sizin yazdıklarınızla ilgili edinilen fikirlerden oluşuyor. kaçı gerçekten bize sizin hakkınızda bir fikir sağlıyor. bunu düşünmek gerekiyor. ayrıca buradaki olay samimiyetle olsaydı eğer nickaltlarına yazılmazdı bu durum. elbette eğlenin kendi aranızda ancak bunu sol frame akışını sabote edecek kadar yapmamanızı istiyoruz bu kadar. normalde bence bir numarası olmayan yazarlar çok abartılıyor burada. başka biri de benim için aynı şeyi düşünebilir. bu normal bir durum. *

hee şu da var, o kişi arkadaşınızdır ve sizin için nickaltı girmek istemiştir. bu ayrı bir mevzu. sonuçta arkadaşınız. bende yaptım bana da yapıldı. buna da lafımız yok ama durmayı da bilmek gerek.

durumun benim için şöyle kötü bir yanı var bu noktada. bir yazarın ismi çok zikredilirse artık gerçekten yazardan bıkıyorum, iyi bir insan olsa bile. yazarı bile sırf bu yüzden engelleme yoluna gidebiliyorum ki bunu yaptım. bu kadar çok olması yazarın hiçbir suçu yokken profilini incelesem de engellememe sebep oluyor. hani nasıl bir yemeği her gün yerseniz bıkarsınız, bu durum da öyle. olay sadece nickaltıyla da ilgili değil mesela. başka başlıklarda da görüyoruz bunu. alakasız başlık bile olsa yalakalık, samimiyetsizlik ortada.

yine uzun yazı oldu ama idare ediverin artık.
devamını gör...
pozitif şeyler demeyelim de gereksiz pollyannacılığın lüzumu yok diye bazen haddinden fazla pozitif şeylere gıcık oluyorum içten içe bu doğru.
devamını gör...
kaos seven yazarlardır.çünkü ondan beslenirler.
devamını gör...
yaşla alakalı tabii biraz da..
nihilist hergeleler..

hepimiz geçtik o dönemlerden...
''hiçbir söylediğinize katılmıyorum ve hepinizden de nefret ediyorum!''
taam mı?

geçiyor fakat bir süre sonra.. anlamsız bir çaba içinde olduğunun farkına varıyorsun.
insanların dikkatini çekebilmek için illa onları rahatsız etmen gerekmediğini anlıyorsun.
devamını gör...
hayatınızdaki tek pozitiflik burası gibi davranmayı bırakın enteller. gerçi o kadar sevindiğinize göre kesin bi tek burasıdır. yazık lan qwshqwsh.
devamını gör...
pozitiften rahatsızız, negatiften rahatsızız. ben de anlamadım ne istiyoruz.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"normal sözlük'te pozitif şeylerden rahatsız olan yazarlar" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim