roman / edebiyat
puan ver

öne çıkanlar | diğer yorumlar

küçük bir bebeyken üstümde fazlaca etki bırakmış şule yüksel şenler eseri. onlarca kitap geldi geçti ama sıkıcı bir akraba ziyaretinde karşılaştığımız huzur sokağı adlı şaheseri asla unutamadım. gerek bütün mahallenin bir komün halinde şirinler gibi yaşaması, her olayın garip bir şekilde ''mümin'' yaşama bağlanması, bilal ve feyza'nın garip aşk hikayesi... tek kelimeyle muazzam saçma bir kitaptır. görüldüğü yerden topuklanması kişinin yararınadır.
devamını gör...
bir yandan şule yüksel şenler bir yandan necip fazıl birçok gencin, çocuğun beynini yıkadı. o gençler ve çocuklar akp'yi kurup, ülkeyi siyasi islam bataklığına sürükledi.
edit: bcathay uyardı. şule yüksel şenler'miş
devamını gör...
birleşen yollar adıyla 1970 yılında sinemaya da uyarlanan kitap. başrolünü türkan şoray ve izzet günay'ın paylaştığı, türk sinemasında dini filmlerin çekilmeye başladığının işareti olan, bir o kadar da yeşilçam klişeleriyle dolu filmi yücel çakmaklı yönetmişti. kitap olanı ise mümkünse on sekiz yaşından önce okunmamalı, okutulmamalı. insanı hayattan soğutmak, nefretle, kinle doldurmak için yazılmış gibi bir kitap çünkü.
devamını gör...
kazıklı maria sayesinde konusuna hakim olduğum kitap/dizi. kapalı olmayanların yergiye uğrayıp aşağılandığı, müslümanların kendileri dışındaki hayatları hoşgörmediği ve gerçeklikten uzak bir yapım.
devamını gör...
orta okulu muhafazakar bir özel okulda okumuştum. hocalar bu kitabı öğrencilere hediye edip okutuyorlardı hatta üstüne konuşmalar yapıyorlardı. ben de istemiştim hocamdan ama sen zaten anlamazsın diye vermemişti kitabı.
kız arkadaşlarımın hepsi gerçek bir aşk hikayesi bu diye bahsediyordu. ne yalan söyleyeyim o dönem bu kitabı okumak istemiştim.
yıllar sonra kazıklı maria'nın incelemelerini izlerken kitabın içeriği beni şok etti. ne aşkı ya dedim. orta okul öğrencisi gencecik kız arkadaşlarım nasıl da romantize ediyordu bu hikayeyi zamanında. o zaman bir kitabın ne kadar zarar verici olabileceğini gördüm.
devamını gör...
kazikli mariayı tanimama ve tesettürü bir daha sorgulamama neden olan kitap. biraz daha sonra kurani okuyup dinden çıkmıştım. o yüzden çok da nefret etmiyorum. dinden cikmami tetiklemisti çünkü
devamını gör...
gördüğüm, duyduğum, okuduğum en ayrıştırıcı, en saçma, en hakaret dolu, en en saçma olaylarla dolu şule yüksel şenler kitabı. baş örtüsü ve mazbut kıyafetleri öve öve bitirememesi, açık insanlara karşı ön yargısı kini bir tarafa kitapta resmen tecavüze uğrayan bir genç kız intihar ettikten sonra bu durumda intihar güzellemesi yapıp, yapabileceği en iyi şeyi yaptı demiştir. mide bulandırıcı bir kitap olmasına rağmen üzücüdür ki hâlâ satılıp övülüyor.
devamını gör...
sadece kadınlar için kullanılan kelimeler var; iffet, haya, namus ve edep gibi. gelmiş geçmiş en berbat kitaplardan biri. çoğu din öğretmeni ne yazık ki yazarı da çok seviyor. hani birkaç kişi çıkıp "din herkesi birleştirir," falan der ya, hah işte bu kitapta yazanları okuyan bir insan birleşmekten başka her şeyi öğreniyor. kız tecavüze uğradı diye kendini suçluyor be! aslında bu kitap bana göre türkiye'nin din anlayışının özetidir.*
devamını gör...
ortaokul zamanı kütüphanede bulup ilk 30 sayfayı okuyunca ne saçmalıyor bu diye bıraktığım kitap ,yıllar sonra kazıklı maria sayesinde tekrar karşıma çıkan dünya saçması kitap .
devamını gör...
tam bir komünizm örneği olan bir sokak hayal edin. yarattığı sokağın komünizm tasfiri olduğunu bile bilmeyen ve sokağın sakinlerini komünizm canavarına karşı ayaklandıran, bilmediği konularda çok net söylemlerde bulunan sözde bir yazar düşünün. sokağa yapılan yeni apartmana taşınacak olan insanları daha görmedikleri halde onların sokağın huzurunu hidayetini bozacak olmasından, yeni eşyalarının kadın ve kızların aklını çeleceğinden korkarak camide fetva veren bir hoca düşünün. hatta apartmana taşınılacağı gün hepsi anlaşıp perdelerini kapatıyor ve muhattap olmuyor kimse. sizin hidayetiniz bu kadar kolay bozulacaksa bırakın bozulsun, bu korku neden dedirtiyor insana.önyargı ve nefret dilinin , hidayet adı altında toplanmasından başka bir şey değil bu kitap. yazarı hakkında da söylenecek çook şey var (bkz: şule yüksel şenler). açık kadınlar için "iğrenç mini etekli mahluk" tabirini sık sık kullanan, kız yurdunda kalan her kızın basit birer mahluk olduğunu vurgulayarak bir kesimin genç kızları okumak için başka şehirlere yollamamasına sebep olmuş biri bu yazar. ben bu kadının proje olduğuna eminim. aklı başında birinin yazacağı cümleler değil bunlar. bir hidayet sahibi de çıkıp dememiş hidayet bu değil diye.
devamını gör...
ortaokul zamanlarında alıp okuduğum bir kitaptı. tabi o zaman hiçbir şey anlamıyordum. hatta bana aşırı gelmişti kitap. yıllar geçince ve erişkin kafayla düşününce ne kadar tehlikeli bir kitap olduğunu anladım. kitap bildiğiniz nefret söylemi ile kurulu. kafası açık olan, seküler yaşam tarzı sürenlere her cümlesinde hakaret ve nefret söylemi var. işin komik yani kitap güya müslüman olan kişileri savunuyor ama onun dışındaki herkese karşı nefret kusuyor. kitapta her şey aşırıya kaçılmış ve karikatürize edilmiş şekilde anlatılıyor. o kadar absürt ki bir insan yıllarca yaşadığı ve inandığı yaşam tarzını bırakıp ufacık olay sonrasında hemen müslüman oluveriyor. bahsedilen mahalle kültürü de masallardaki gibi gerçek dışı. üniversiteli kadınlara kötü kadın gözüyle bakan, sanki üniversiteye giderlerse kötü yola düşerlermiş gibi anlatan yazar kim bilir zamanında kaç kişinin hayatını bu kitap yüzünden kararttı? bu kitap çıktığında büyük kitlelere hitap etmiş, bunu varsayarsak bu nefret dolu iğrenç düşünceleri bir sürü insana yayılmış olmalı. kitapta en nefret ettiğim kısım ise tecavüze uğrayan bir kadını sanki suçlu oymuş gibi yansıtmasıydı. bir kadının isteği dışında yaşanılan bu iğrenç olayı sevgili yazarımız onun suçu göstermiş. öyle ki bahsedilen karakter intihar ettiğinde "olması gereken buydu, o zaman namusu kirlenmiş bir kadındı." düşüncesiyle yazmış. korkunç. bir diğer dikkatimi çeken unsur ise bilal'in annesine duyduğu saçma ve yılışık sevgiydi. kitabı okurken sürekli annesine benzeyen kadın aradığını görüyorsunuz. sürekli hayatına alacağı kadını annesi ile karşı karşıya getiriyor ve annesi gibi kimse olmayacağını düşünüyor. sahiden hastalıklı düşünce. daha bunun gibi bir çok sahneyi barındıran, atatürk turkiyesine laf eden bir çöp eser. yazar öyle ki hayatı boyunca saçma sapan bağnaz düşüncelerini insanlara anlatmış ama asla kendisi öyle bir yaşam sürmemiş. siyasal islamcılığın en büyük temsilcilerinden olabilir. ve sıkı durun.. cenaze töreninde sayın cumhurbaşkanı da yer almış. ne kadar şaşırtıcı değil mi..
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"huzur sokağı" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim