dil

dil; insanların duygu ve düşüncelerini anlatmak, iletişim kurmak amacıyla kullanılan semboller bütünüdür.

dil, toplumun kültürünü etkiler. düşünme biçimini, bilimi, sanatı, felsefeyi etkiler.

insanlar; olaylara, nesnelere ve durumlara isim ( ad ) vermişlerdir. onları kavramlaştırarak dili oluşturmuşlardır.

insan, düşündüklerini dil ile dışarıya aktarır. dilin olanakları, sınırları düşüncelerin açık ve anlaşılır ifade edilmesini etkiler.

dil, zaman içinde toplumun kültürüyle değişime uğrar. zengin kelime hazinesine sahip dillerin kullanıldığı toplumlarda bilim ve sanat, felsefe gelişir.

dil, düşünceyi düşünce ise dili etkiler.

konuştuğunuz dili daha kibar, daha saygılı kullandığınızda zamanla düşüncelerinizin de saygılı ve hoşgörülü olma yönünde değiştiğini fark edersiniz. ya da tam tersi olabilir.

kavram: nesnelerin zihindeki tasarımıdır. örneğin; dünyada farklı boyda ve özellikte pek çok ağaç var. ancak - ağaç - kavramını düşündüğümüzde zihnimizde kökleri, gövdesi, dalları ve yaprakları olan genel bir varlık canlanır. işte buna kavram denir.

kavramları dil ile ifade ederiz. buna terim denir.

* kavramları doğru yerde ve doğru anlamda kullanmak çok önemlidir. yanlış anlamaları, hataları, yanlış akıl yürütmeleri önlemek için doğru kullanılmalıdır.

kavramlar dil kalıplarıdır. konuşmayı öğrenirken benzer varlıkları genel bir kavramla ifade ederiz. insan, kedi, deniz... gibi

dil, geçmişten günümüze kadar birçok değişime uğramıştır. başka ülkelerle komşuluğa sahip olan ve onlarla kültür alışverişinde bulunan milletlerin dilleri, birbirinden mutlaka etkilenir ve oluşturmuş oldukları dil ya yozlaşır ya da gelişir.
devamını gör...
kemiği olmayan konuşma aparatı. sözcükler konuşabiliyoruz diye mi var? 50 tane enstürmana belirli ölçüde vursak bir sözcük duyulabilir mi? insan sesi üretilebilir mi? ağızda dil olmasa iniltiden fazlasını duyamazdık herhalde dil, damak, dudak bir kombinasyonla serişir. istemsiz bir betim dizesini oluşturmak için ağızdaki oluklarda biriken havayı üfleyen ciğerlerin payı yadsınamaz. dil kıvırmayı becerebilen en tehlikeli dansözdür.
devamını gör...
konuşmak, yemek, içmek gibi faaliyetlerimiz için aktif kullandığımız organdır.vücudumuzun en hızlı iyileşen organıdır. dil diğer kasların aksine asla yorulmaz. tıpkı parmak izi gibi dil izimizde sadece bize özeldir. dil şişmanlayabilir. ve dil rengi sağlığımızla ilgili bizlere ipucu verir.
devamını gör...
"dilini tutan kurtulmuştur "
(hz. muhammed)
devamını gör...
dünya'da bir sürü dil olsa bile bunların yanı sıra birçok dil artık öldü. dillerin ölme sebebi genellikle egemenlik sorunlarından ötürü. çünkü her dil bir kültürü ve farklı topluluğu temsil ettiğinden farklı diller potansiyel huzursuzluk yaratabiliyor. ayrıca egemenliğini kaybetmiş toplumlar ayrımcılığa uğramamak için dillerini bırakabiliyor. bundan dolayı egemenliğini kaybetmiş toplumların dilleri sonra yok olabiliyor.

aynı zamanda diller canlandırılabiliyor. örneğin israil halkının kullandığı ibranice yahudiler topraklarından göçünce dillerini unutmuş ve gittikleri bölgenin yerel dillerini kullanmışlardı ancak 19. ve 20. yüzyılda ibranice modernize edilip tekrar kullanılmaya başlandı.
devamını gör...
>dil (organ)
>dil (lisan)
>tdk'ya göre farsça gönül, yürek demektir.

bazı dil bilimcilere göre eski toplumlar hakkında tahmin edilenden çok daha fazla bilgi veren anlaşma yöntemidir. kaynağı hatırlayamamakla birlikte toplumlarda özellikle de eski toplumlarda en çok telaffuz edilen kelimeler genelde kısa (az harfli) ve/veya kolay telaffuzlu olurdu.
-ana,
-ata,
-su,aş,
- ya da türkçe'deki kişi ve/veya işaret zamirleri,
-ova,
-ada,
-kan,
-at,et,
-al, ak, kara,
-şen/şan/ün,
-han, kaan,
-han/hane, ev
-ulu, kut, vb...

elbette buradaki ölçüt en azından bilindiği kadarıyla öz türkçe olmasıdır. dolayısıyla türkler'in göçebelik, aile vb. ya da iktidara bakışları üzerine görece bilgi edinmek görece mümkündür.

daha da enteresanı her ne kadar tdk en azından sözlüğünde tanımlamasa da türkçe'de anti/a ekleri vardır. mesela?
eylemlere, me/ma ya da meme/mama ekleri getirilerek anti-tersi anlamı ekler. elbettte her me/ma/meme/memek bu anlama gelmeye de bilir ancak
ör:
yap->-/+
yapma->+/-
yapmama(n/k/sı..)->+/-
et->-/+
etme->+/-
etmeme(n/k/si..)->-/+

+/- yazmanın sebebi ise eylemden önce gelen kelime olumsuzsa eylem olumsuz, tersinde de olumlu olur.
-yemek yaptım ya da tembellik yaptım. gibi..

dahası ingilizce öğrenirken bize hep denen ingilizce'de: özne+yüklem+nesne+belirteç+zaman şeklindeyken türkçe de özne .... yüklemdir. yani işi yapanlar ortakken ingiliz eylemi ortaya koyup sonrasında açıklıyor. biz ise tersine özneyi belirtip diğer detayları verip en son eylemi söylüyoruz. yani yabancılar gibi olanı önce değil en son söylüyoruz..yani biz işi yapanı, sonrasında olanları ve en sonunda da işi(eylemi) söylüyoruz. ingilzce de yapan ve iş sonrasında olanları veriyor. bu açıdan ingilize kıyasla işi uzatıyoruz. bu açıdan da lafı uzatmayı secdiğimiz ya da işin olup-olmadığındansa önceliğimiz işin nasıl olduğu çıkarımı yapılabilir. ve bu durum tdk'nın mı müdahalesi yoksa eskiden beri mi bilmemekle birlikte bu duruma ilk getiren/lerin aklı.
edit: bu kısaltma ile çok kullanım arasındaki bağ çok mu ütopik geldi? hâlâ yapıyoruz.. mustafa'yı musti, mehmet ali'yi mali, mehmet'i memo vb.. kısaltmaları samimi olduklarımıza karşı hâlâ kullanmıyormuyuz?
devamını gör...
"dil, varlığın evidir. insan, varlığın evinde iskan eder. düşünce üretenler ve kelimelerle bir şeyler yaratanlar, bu evin muhafızları olan kişilerdir." heidegger
devamını gör...
farsça dan mı türkçe ye yoksa türkçe den mi farsça ya geçtiğine emin olamadığım sözcük.
farsça daki dil , ağızdaki dil değil kalp- gönül anlamına gelmektedir, ayrıca dil sözcüğü bütün türki toplumlarda aynı anlama gelmektedir. ve ayrıca farsça da dil sözcüğünü zeban sözcüğü karşılamaktadır.
dil sözcüğünün öztürkçe olduğuna ve farsça daki dil sözcüğü ile dillerden birbirlerine ribaund geçiş yada sadece söyleniş benzerliği olduğuna yüksek olasılık veriyorum.
devamını gör...
vücuttaki en güçlü kasların bulunduğu organ.
devamını gör...
bedenin kurucu boşluğunu dolduran sestir. sesin diğer yüzü olan, sesin başarıyla ulaşmasını sağlayan ise dildir. ses ile dil arasındaki ilişki yaşam ve ölüm arasındaki ilişki gibidir. dil tarafından biçimlenemeyen ve belli bir karaktere oturtulamayan ses, anlam tarafından geri kazanılmayan o mat atalete karşılık gelir. dil yoksa, medusa’nın çığlığından öteye geçemez ses. john dewey’nin de açıkladığı üzere: sesler ve jestler dilin kaynağı değildir. ancak dil, jestleri ve sesleri oluşturan kullanımdan doğar. yani, “ varolan her şey bilindiği ve bilinebildiği kadarıyla diğer şeylerle etkileşim hâlindedir. yalnız ve tek olduğu kadar ilişkilidir de.”

bir de dilin kapasitesinden öte, bize konuşabileceğimizden fazlasını ifade etmemizi sağlayan, yüz’ün epifanisinde ortaya çıkan bir şey vardır. yüz, sessiz bir dille konuşur. ve verdiği ifade formel dilin yapısını aşar. dildeki gibi kasti bir iletişimin aksine, insanların dünyanızın hangi özelliklerini bilmesini, hangilerini saklamak istediğinize karar verme yetkinizi elinizden alır. yüzün dili, gerçeği, zindanından kaçan bir mahkûm gibi dilden kaçırır. yüreğin çığlığını, kutsal ezgilerin yankısını ve mutluluğu resmetme gücü, dili alt eder.
devamını gör...
divan edebiyatının ana mazmunlarından biridir. farsçada "gönül" anlamına gelir.
bundandır, dile düşenin gönülden geldiğine inanış.
devamını gör...
12.
insanın tat almasını sağlayan ağzın içinde bulunan organ.
devamını gör...
13.
tatlı olduğunda yılanı deliğinden çıkarabilen organ
devamını gör...
14.
iletişim için gerekli ögelerden biri
devamını gör...
öğrenmek için başka bir dile ihtiyaç duyan organ.
devamını gör...
16.
güzel kullanırsan yaptıramayacağın şey yoktur
devamını gör...
17.
konuşmaya tat almaya yarar,ayrıca başka işlevleride vardır
devamını gör...
18.
aynı zamanda bir milletin konuştuğu kelimeler ve anlamlar toplamını barındırır.
devamını gör...
1'den çok dil bilen/konuşan insan farklı dillerde konuşmaya başlayınca başka bir karaktere mi bürünüyor? sorusunun cevabı evet ise: dil insanı yarattı. insan dili değil...
devamını gör...
insana sanıldığından çok daha fazla hükmeden kemiksiz bir organ. kullanırken dikkat etmek gerekir.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"dil" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim