#televizyon dizileri #popüler diziler #final yapan diziler
dram / tarih
10 / 10
puan ver

öne çıkanlar | diğer yorumlar

dünyada bu kadar üzücü bir dizi vardır ama sayıları az. çünkü yaşananlar gerçek ve nesiller boyu etkisi devam ediyor ve edecek. bunun yanında o ortamı çok iyi çekmişler. oyunculuklar da harikaydı. legasov sanki gerçek legasov gibiydi.

bu dünyada ne kötülük varsa çoğu siyaset ve yükselme hırsından kaynaklanıyor. ya siz aklın ve bilimin işine karışmayı ne zaman bırakacaksınız ya? dünyanın her yerinde bu böyle olmak zorunda mı? lanet olsun bu düzene. bilim adamı bile üstlerine sunacağı bir rapor yüzünden insanları tehlikeye atıyor. bir felaket olabilme ihtimalini bile umursamıyor. iş arkadaşlarını sırf onun altı diye dinlemiyor. püh senin kalıbına. peki devlet ne yapıyor? daha önce kendine sunulan raporların aleyhine olan kısımlarını yok ediyor. nükleer santralleri düzenlemek ve daha güvenli hale getirmek yerine ucuz malzemeler ile bile bile lades oynuyor. bu yönetenlerin her şeyi görmezden gelmesi ve bir felaket olunca da itibarlarına zeval gelmesin diye her şeyi halktan gizlemeleri, çok şey derdim de neyse.

bence bu önemli felaketi en güzel anlatan dizi. bu konu hakkında bir film izlemiştim mesela berbattı. çernobil'i merak eden biri bu diziyi mutlaka izlesin. her şeyi bilenler de izlesin.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
beş bölümlük bu hbo dizisinden hafızaya yerleşen önemli bir sahne vardı. yaşlı bir kadın facianın yaşandığı kırsalda radyoaktiviteden dolayı, orada yaşayanları tahliye etmek isteyen sovyet askerine şu sözleri söylemişti :

" önce çar vardı, sonra devrim geldi, sonra alman askerleri geldi, sonra da stalin'in askerleri geldi. hepsini gördüm. hiçbiri geldiğinde buradan gitmedim. şimdi görünmeyen bir şey yüzünden mi buradan gideceğim? "
devamını gör...
en hafif tabirle, gerçeklikten uzak bir dizidir. gerçeklik olarak 300 spartalı'dan,midnight express'ten falan bir farkı yok. batı'da çekilen bir mit.
bir rus video blogcusu çözümlemişti bunu, ahan da burda (ingilizce altyazısı da var):
(link:
)
devamını gör...
yayınlandığı dönem, dünya gündeminde yer edinmiş olan ve çernobil felaketinin hikayesinin anlatıldığı bir yapım. faciaların göz göre göre "geliyorum" deyişini seyretmek mühim bir konu aslında.
devamını gör...
müthiş bir dizidir. izlerken tüylerim diken diken olmuştu. dizide chernobyl çalışanları ve devlet büyüklerinin suçlanması hususu vardı. ihmalkarlıklar yansıtılmıştı ancak sanırım ukraynalılar böyle düşünmüyor çünkü oraya giden bir arkadaşım dizide suçlanan şahısların ukrayna'da kahraman ilan edildiğinden bahsetmişti. ayrıntıları bilmeyi isterdim.
devamını gör...
ilk çıktığı zamanlarda koşa koşa izlemiş olduğum başarılı mini dizi. hbo'nun zaten boş bir proje üstlendiğini hatırlamıyorum.

yayına ilk girdiği dönem bazı ideolojik saplantısı bulunanlar dizinin gerçekleri çarpıttığını ima eden sayfalar dolusu yazılar yazıp mesnetsizce eleştiriler düzmüştü. yahu böyle bir facia yaşandı mı yaşanmadı mı? sscb'nin ihmali var mı yok mu? o dönem yaşanmış olayları %100 yansıtmak tillahı gelse imkansız bu sektörde. ancak bu dizi bir dizi veya film ne kadar gerçekçi olabilirse o kadar gerçekçi şekilde çekilmiş. dekorlar, oyunculuklar, dönemin ruhu yansıtan atmosfer ve dünya üzerindeki siyasi havanın yansımaları çok net bu faciadan bihaber olan izleyicide bile merak uyandırmış ve enerjisini seyirciye geçirmiştir. dizinin ilk bölümünden itibaren tarafsızlığı tartışma konusu olmuştu ancak bana göre olabildiğince tarafsız kalmaya çalışılmış. tabi bu sektörde tam orta noktada durabilmek cidden çok zor o yüzden tartışmaların çıkmış olmasını yadırgamıyorum.

dizide korkutucu sahneler mevcuttur ki bir facia nasıl anlatılabiliyorsa öyle anlatılmıştır ve bu sahneler de gayet yerinde olmuş. 3. ve 4. bölümlerdeki kaos ortamı ve gerginlik izlerken insanın ruhuna işliyor resmen. bu sebeple bir oturuşta bitirilebilecek bir dizi. diziyi izlerken şunlar da çok rahatlıkla farkedilebiliyor; sovyetlerin insanı bezdiren sıkıcı bürokrasisi, sscb'de devlet kademesinde bulunan yöneticilerin asla sorumluluk kabul etmemesi ve bu tip facialar karşısında gereğinden fazla soğukkanlı oluşları ve abd ile girişilen soğuk savaş'a sırf bok sürdürmeme sırf rekabette geri kalmama gayesi uğruna insanını felakete sürükleyen yönetim anlayışı.

oyunculardan jarred harris efsane iş çıkarmış. emily watson ise ulana khomyuk'u oynuyor ve dizide tarafını tutabileceğimiz bir karakter olarak resmen "ben burdayım" diyor. diğer oyunculardan da tek tek bahsetmeye gerek yok, içinde bir tanesine bile şu adam kötü oynamış diyemem.


dizinin imdb'de 9,4 puanı var. sonuna kadar hakediyor. keşke izlememiş olsaydım da aynı heyecanla tekrar izleyebilseydim.
devamını gör...
resmi kayıtlar çok çok düşük tutulsa da olay anında ve devamındaki süreçteki etkisi ile birlikte hastalıklarla beraber tahmin edilen ölüm sayısı takriben 60 bin cıvarındadır. kayıtların o şekilde tutulması zaten dönemin sscb'ni anlatmaktadır tek başına.
öyle milyonlarca insan öldü gibi bir durum yoktur.
evet çok büyük faciadan dönülmüştür ve fakat rakamlar yaklaşık tahminlerle bu şekildedir.
dizisini mutlaka izleyin, tavsiye ederim.
devamını gör...
beş bölümlük muhteşem bir yapıt. gerçeğin çıkar için saklanılmasının sonuçlarını herkes birlikte öder ve bazen ödemek limitsizdir. canını dişine takıp kurtarma çalışmasına katılanlar, ölümle burun buruna gelmeyi yaşatmak için göze alanlar, gerçekleri çarpıtmak için kırk takla atan devlet büyükleri. hayatı tehdit eden bir olayın içinde hayattan her kesit var. izlenilmeli.
devamını gör...
atmosferi ile insanı boğan dizi.
o kadar gerçekçi bir şekilde yansıtmışlar ki kendinizi orada öldürülmek zorunda kalınan hayvanların yerine bile koyarken bile bulabilirsiniz.
dizinin gerçekle bağlantısı hususunda her ne kadar farklı sesler çıksa da böyle bir faciayı iliklerinize kadar hissedebilmek adına vakit kaybetmeden izlemelisiniz.
devamını gör...
tüm bölümlerini art arda izleyerek 6 saatte bitirdiğim dizi. neden daha önce izlemedim diye kendime kızdım. çernobil faciasının tüm detaylarını muazzam bir akışla izleyicilere anlatıyor. müzik seçimleri de harika. gerilimi dibine kadar hissettiriyor.
devamını gör...
kesinlikle izlenmesi gereken harika bir mini dizi.

buğulu ve kasvetli havası sizi de içine çekerek sanki o anda oradaymışsınız hissi uyandırıyor.

dizi bittikten sonra beni uzunca bir araştırma serüvenine soktu. dizideki görüntüler ile gerçekteki görüntüleri araştırdığınızda değişik hisselere kapılabilirsiniz.
devamını gör...
adını duyunca jeneriğindeki cızıt cızıt gerilim sesini duyduğum dizi. çok severek izledim, konu zaten oldukça ilgi çekici. dünyanın başına bela ettiler bu radyasyonu, hala etkili, hala çevreye zarar veriyor. ben de maalesef ilk okulda bedava dağıtılan fındıklardan yemiş nesilden biriyim.
devamını gör...
26 nisan 1986 yılında çernobil nükleer santrali'nin 4 numaralı reaktöründe gerçekleşen kazayı anlatan mini dizi. dizide bilim insanlarının siyasetçilerin ve propaganda düzeninin çok üstünde olduğunu çok güzel işlemişler diziye. eğer patlamananın ilk saatlerinde kontrolü bilim insanları ele alsaydı sonuçlar bu kadar büyük olmazdı. bu konuda hbo çok güzel iş başarmış. olayı tüm gerçekliğiyle izleyiciye ulaştırıyor.
devamını gör...
sigara lobilerinden inanılmaz ücretler aldığını düşündüğüm dizi, bu dizide o kadar sigara içilmesinin senaryoya katkı sağladığını düşünmüyorum, (bkz: cem yılmaz) filmlerinde de bu lobilerin devrede olduğunu düşünüyorum ve cem yılmaz’a yakıştıramıyorum, sonuçta ülkemizde sigara reklamı yasak ve gençlere ve potansiyel bağımlılara bu zehir’in varlığını bir şekilde göstermek lazım, gerçekten yazık.

dizi sinematografik olarak dönemi çok iyi yansıtıyor, bizim türk dönem dizilerindeki gibi pimapen pencere vb. göremiyorsunuz, akıcı ve anlaşılır bir dilde izleyiciyi sürüklüyor, bu yapım konunun ve dönemin içinde bulunduğu kasvetin izleyiciye kusursuz bir şekilde geçmesini sağlıyor.
devamını gör...
ilk patlamadan sonra ben resmen diziyi kaç sezer rumlar geliyor heyecanıyla izledim. reaktör patlamış , radyasyon oksijen olmuş gökten yağıyor bunlar yangını izliyor.

aşırı güzel dizi.
devamını gör...
vermek istediğini tam ve net olarak veren, gereksiz dramalara asla girmeyerek nokta atışı yapan bir dizi. insanların neyle uğraştığını, aslında ne kadar narin canlılar olduğunu ve insan hayatının siyasetin, ideolojilerin yanında ne kadar da ucuz olduğunu o gri, kasvetli atmosferi içerisinde takır takır anlattılar.
devamını gör...
çok etkileyici ve sarsıcı bir yapım. çernobil faciası hakkında ne kadar bilgi sahibi olsam da karakterlerin yaşadıklarını ve olayın etkilerini izlemek bir kez daha dünyada böyle büyük bir faciayı insanlık yaşadı farkındalığı yarattı bende. gerçek olması nedeniyle daha da inanılmaz ve çok etkileyici bir mini dizi. yayınlandığı dönemde bir kez izledim ama tekrar mutlaka izlemeyi düşünüyorum. insanlığa ders olması gereken bir facia. bence herkesin mutlaka izlemesi gereken dizilerden. hatta tekrar tekrar izlenmeli.
devamını gör...
tüm bölümlerini ağzım açık izlediğim şahane dizi.
diziden ana çıkarımım şudur;
ne kadar tapınsanız dahi, hiç bir ideoloji liyakat olmadan, işini ehline vermeden, sorumluluk sahibi insanları yetiştirmeden ve sorumluluk sahiplerini denetleyecek mekanizmaları kurmadan insanlık adına güzel şeyler başaramaz, mutlaka başarısız olur.
hele bu kadar tehlikeli enerjilerin açığa çıkmaya meyyal olduğu, aksi bir sıkıntı durumunda (burada bu başlıktaki konu oluyor)
çok büyük sayıda insanın, canlının ve dahi doğanın ölüm tehlikesi altına gireceği projelerde "büyük dikkat" ve "özveri" kaçınılmazdır.

not: ben yaptım oldu kafası insanın her zaman sonu olmuştur.
devamını gör...
insanların yaşadıklarına bakıp ne güzel dizi yapmışlar demek de içinden gelmiyor insanın. sadece rakamlarla ifade edilen acılar. tarihi bilmemiz, anlamaya çalışmamız açısından ise değerli elbette.
devamını gör...
devasa bir yetersizliğin sebep olduğu, dünyada 7 ölçeklendirmeye sahip en büyük iki nükleer kazadan biri olan çernobil faciasını bence hakkını vere vere anlatmış dizidir.
sadece insanların çektiklerini değil, doğanın katliamını da izliyoruz. aslında akıllara gelmeyen kısımları da dizi yüzümüze vuruyor. şehirde kalan hayvanların nasıl tek tek öldürüldüğünü görüyoruz. beni en çok etkileyen kısımlardan biri, sovyet askerinin bir köpek ve yavrularını gördüğü andı.
insanoğlu akıllanmıyor. hala akkuyu diyoruz. ne büyük cehalet.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim