#televizyon dizileri #popüler diziler #final yapan diziler
aile / komedi / yerli
8.2 / 10
puan ver

öne çıkanlar | diğer yorumlar

belirli formüllerin çok iyi kullanıldığı gülse birsel harikasıdır. türk televizyon tarihinin gördüğü en iyi sitcomlardan biridir.*

bazı ufak tefek problemler bir seyirci olarak maalesef benim canımı sıkıyor. avrupa yakası gittikçe dönüşen dönüştükçe farklı şeyler keşfeden bir diziydi.

mesela her karaktere ayrı ilgi gösterilen bir diziyken burhan altıntop ve gaffur karakteriyle beraber dizinin anası sevildi. tabii ki bu iki karakter çok iyi karakterler ama diziyi tek adam şovuna çevirdi ve o sevdiğimiz yapı yerle bir oldu. en azından benim için.

karikatür karakterler bazı denklemlerde çok işe yarıyor ve çok seviliyor ama bu karakter tuttu diye daha fazla karikatür karakter yaratıp sıçmak doğal ve normal bir hata oluyor. gülse birsel'in her diziye yaşlı teyze sokma hatası gibi.

burhan altıntop karakteri gülse birsel için çok değerli bir karakter olmasına rağmen gülse birsel'i kötü yola sürükleyen bir karakter oldu. burhan karakteriyle kolaycılık keşfetti ve o yoldan sürekli devam etti. bu aralar avrupa yakası ilk sezon izlediğim için bu kadar rahat yorum yapabiliyorum dizinin seyri burhan ve gaffurdan sonra çok değişiyor, herkesin farklı özelliği olduğu bol karakterli durum komedisiyken diğer karakterlerin hiçe sayıldığı burhan altıntop ve gaffur şovuna dönüyor. özellikle burhan altıntop diziyi sırtında taşıyor ama bu herkes için geçerli olmuyor.
tamam avrupa yakası için burhan altıntop iyi bir formüldü ama gülse birsel'in geleceği ve kalemi için kötü oldu.

sitcomlarda gerçek hayatta yer almayan karakterler seyircinin ne işine yarar?

insanların sitcom sevme sebebi yaratılan atmosfer ve yaratılan karakterlerle bağ kurmalarıdır. friends sitcomunda yer alan kafede herkes oturmak ister, how i met your mother sitcomunda yer alan barda herkes bir iki bira içmek ister tıpkı sütçüoğlu apartmanında oturmak isteyeceğimiz gibi. uçuk karakterlerden önce diziden keyif alan kitleyle uçuk karakterlerden sonra diziden keyif alan kitle çok farklı ve ben ilk sezon avrupa yakasıcılardanım.*

neyse konudan çok saptım bu tanım avrupa yakası övgü tanımı gibi olmadı ama avrupa yakası cidden övülmesi gereken çok büyük bir eser.

gülse birsel ve seinfeld izlediği günler olmasaydı, olmazdık.
devamını gör...
her bölümünü olmasa da bölümlerinin kuvvetle muhtemelen %70-80'ini izlediğim, favori yerli dizimdir.

ülke belleği açısından bizimkiler (dizi) kadar önemli bir dizi olduğunu düşünüyorum. yani çocuklar duymasın, avrupa yakası gibi diziler, "aile" dizileri olduğu için ayrı bir yerde dururlar. kimisi için kişisel olarak kurtlar vadisi, behzat ç. falan daha önemli diziler olabilirler fakat bunlar her kesim ve yaşa hitap edebilecek yapımlar değildirler.

başladığında tipik dizi uzunluğunda olan avrupa yakası'nın, sektörel yönelim neticesinde süresi kademe kademe uzamıştır. gülse birsel epey zorlanmış zaten dizinin sonlarına doğru.

cidden çok iyi bir diziydi bence.
devamını gör...
bayağıdır izlemeyi erteliyordum. birkaç gün öncesinde başladım izlemeye. harbiden ne güzelmiş. senaryoda çok ince detaylara değinilmiş. dizi sektöründe ne kadar geriye gittiğimizi bir kez daha anlamış oldum. şimdi yayınlananlar bu dizilerin tırnağı olamaz
devamını gör...
donemin en iyi sitcomu olabilir. hatta tüm dönemlerin bile desek olur. gülse birsel'in ustalık eseri bir daha avrupa yakasi gibi olmadı hiçbiri. çarşamba günlerini iple çekerdim atv nin atv olduğu yıllardı. günümüz dizileri gibi iki başrol yoktu. oyle ki diziye sonradan dahil olan burhan altıntop karakteri resmen kültleşti. her birinin ayrı hikayesi vardı. her dakikasını izlemek ayrı keyif verir. arada açar izlerim hala çok gülerim ve hala aslı'nın osman ile birlikteyken nasıl kendini kaybettiğini bir başkasının senin adına karar verdikçe insanın aklını ve düşünme yetisini kaybettiğini ve bu yüzden herkesin kendi ayakları üzerinde durması gerektiğini ve o yıllarda bunu anlattığını ve benim yeni anlamamı ama asla modasının geçmeyecek bir şeye degindigine şaşar kalırım. her bölüm ayrı hikaye kesinlikle izlenmeli.

turk yapımı durum komedisi
devamını gör...
şimdi bile izlediğim dizidir. her sezonu ayrı bir güzel fakat volkan karakterine bir türlü ısınamadım. onun olduğu sahnelerini atlatarak hemen geçiyorum. dursun ve burhan karakterleri aynı sahne de olunca çok gülüyorum. bir de burhan'ın diş yaptırma bölümü var, çok gülerim :d
devamını gör...
çok uzun süredir izlemek isteyip -nereden baksan 3-4 yıl- bir türlü izleme fırsatı bulamadığım diziydi. ilk sezonunu bitireli 1 hafta oluyor. böyle bir şey olamaz!!!

karakterler bu kadar mı oturmuş olur, oyunculuklar bu kadar mı iyi olur? hepsi var. özellikle dönemine göre hepsi mükemmel giydirilmiş oyuncuların. o topuklu terlikler, dolgu topuklular, çizmeler, etekler.

şu an 26. bölümdeyim. senaryo akıp gidiyor, bölümler birbirini yapboz gibi tamamlıyor. espriler zekaya dayalı. kadın 'zeki espri' yazmış! ben şok!

en sevdiğim karakter fatoş. *
en sevmediğim karakter volkan. yine de aslı'nın karakterini tamamladığı için volkansız da olmazmış senaryo.

ifot'un sürekli oğluşu volkanı kayırıp aslıya yüklenmesi.. ahh ifot ah, saçımı başımı yolasım geliyor. tahsin amcacığım da ifot yengeme uyuyor.

cem, seni sırık seni. ne bu evlilik korkusu? seni hem seviyorum hem sevmiyorum. birey olmuş bir karaktersin, volkan gibi değilsin misal. ama çok korkaksın. bir hoşuma gitmeyen enerji var sende.

neyse şimdilik yorumlarım bu kadar. darısı 2. sezona.
devamını gör...
efsane diziydi. volkan, sertaç, aslı, cem ve fatoş karakterlerini severdim. hatta fatoş'a aşıktım ehehe. sonradan gaffur denen saçma bir karakter çıkardılar. onu sevemedim. burhan iyi tuttu. diziye yeni bir soluk getirmişti. kadronun kısmen dağılmasıyla dilber hala durumu biraz toparladı. neyse güzel yıllardı.
devamını gör...
'sadece bir dizi izleme hakkın var' denilse %100 ihtimalle seçeceğim dizi olur kendisi. izlemek ya da sevmek değil de ihtiyaç diyebilirim. uyurken, uyanırken, yemek yerken hatta ders çalışırken bile sürekli kısa bölümler arkada oynuyor. görmesem bile duymadan yapamıyorum resmen. daha güzel sitcomlar yok mu? elbette var ama bana göre zirve avrupa yakasıdır efendim. özellikle sacit ve şahika'nın aralarındaki sevginin kuvvetlendiği bölümler favorilerim.
devamını gör...
ikinci kez başladığım harika dizi.tekrar izlemenin verdiği farkli bakış açısı da var tabi. her karakter hem o kadar farklı hem de o kadar iç içe ki izlemenizi tavsiye ederim
dipnot=çoğu kişi burhanin olduğu sezonu beğense de bence ilk sezon daha güzeldi
devamını gör...
buradan sadece şunu demek istiyorum ey gülse birsel neden bu kadroyu korumadın neden? yalan dünyada bir bartu furyasıdır gitti beyazıt ne demek? jet sosyete desen iyinin kötüsü ama asla iyi diyemeyiz sen dahi bir kadınsın burhana nefret duyarken bi yandan da "yazık lan aslında" diyip gülmemizi sacit'e kıl olurken "umarım halleder yoksa tahsin baba kızar ya" dediğimiz bi diziydi bu sanırım benzeri geliyormuş hadi bakalım umarım bu sefer şovunu yapacak.
devamını gör...
gürse birsel gibi bir yazarın elinden çıkan müthiş bir diziydi bayılarak izlemistim ve hala izliyorum onun gibi kalemi güçlü nadir dizi daha bulamadım
devamını gör...
youtube'a hd bölümleri yüklenmiş. normalde yüklü olan versiyonda bir yığın kesilmiş sahne ve sansür vardı, merak ediyorum aynı oranda mı kaldı yoksa arttırıldı mı? azalmayacağını hepimiz biliyoruz sanırım.
devamını gör...
gülse birsel yapıtlarındandır kendisi. hem yazıp hem oynaması aşırı ilgimi çekiyor. yetenek gibi yetenek bir kadın. ayrıca orada yaprak karakterini canlandıran hale caneroğlu da bir süre sonra oyunculuğu bırakıp kişisel gelişim koluna geçiş yapmış ve sen değiş dünyan değişsin adlı hareketin kurucusı olmuştur.
devamını gör...
gülse birsel'in karakter yaratabildiğini keşfettiği (bu keşif daha sonra kendisini de izleyiciyi de yoracaktı) ve lokal esprilerin bol olduğu, yıllar geçse de üstünden güldüren dizi.
devamını gör...
2004 yılında ekranlara gelmeye başlayıp 2009 yılında ekranlara veda eden komedi dizisidir. gazanfer özcan, hümeyra, müşfik kenter, engin günaydın, binnur kaya, gülse birsel, peker açıkalın, tolga çevik, ata demirer, vural çelik, evrim akın, hale caneroğlu, şenay gürler gibi daha birçok efsane oyuncuyu bir dizi altında toplamayı başarıp 6 sezon * bir arada tutabilmesi bana göre ne kadar başarılı bir dizi olduğunu göstermesine yeter de artar bile. diziye gelen konuk oyuncuları saymıyorum bile, spoiler kısmına girebilir. dizinin genel olarak konusu nişantaşında geçiyor. aslı, volkan, anne ve babaları arasında bölümler geçip giderken çeşitli olaylara, durumlara tanık oluyoruz. gittikçe yeni yüzler tanıyoruz, bir süre sonra da oyuncu kadromuz sabit bir şekilde kalıp olaylar gelişmeye başlıyor.

bana göre türkiyede komedi konusu içerisinde en iyi senaryo yazarı gülse birseldir. bu dizi de bu yargımın kanıtıdır diye düşünüyorum. türkiyede yediden yetmişe herkese hem uygun olup hem de bu kadar tanınan, geçmişten günümüze hiç eskimemiş olan ender değerlerden birisidir bu dizi. şimdi açsam izlemeye başlasam yine bağımlılık yapar. her türlü eskimez.
devamını gör...
türk dizi tarihinin en iyi yancısına (sertaç) sahip olan dizidir.
ilk üç gün ben de destekledim ama burhan altıntop'lu bölümler dizinin bozulmaya başladığının habercisiydi.

volkan ve sertaç'ın albüm çıkarmak için gay taklidi yaptığı bölüm efsanedir.

buradan
devamını gör...
eskiden severek izlediğim dizilerden bir tanesidir. senarist gülse birsel, müthiş akıllı ve yetenekli bir kadındır. komedi senaryoları konusunda, az sayıda bulunan yazarlardan bir tanesidir.
devamını gör...
bu diziyi türk dizileri arasında en özel kılan şey her karakterin kendine has olması. aslı ve volkan'dan tutun küçük rollerdeki oyunculara kadar herkes yıllar sonra bile hatırlanabiliyor. tahsin'in tonton baba figürü, entelektüel aslı ile volkan'ın çatışmaları ve burhan altıntop karakteri gibi unsurları başka hiçbir dizide göremezsiniz. hepsi sadece avrupa yakası için yaratılmış gibidir. bu yönüyle de türk dizilerinin klişelerinden sıyrılmış bir dizidir. şarabın, sigaranın sansürlendiğini görmezsiniz ki bu da güzel bir özelliktir. avrupa yakasının yayınlanmasının üzerinden neredeyse 20 sene geçti lakin hala ilk günkü gibi sevilip izleniyor. bu da şahsi kanaatimce onu en iyi türk komedi dizisi yapan bir unsur.
devamını gör...
ülkemizde kısmi de olsa özgürlüklerin varlığını sürdürdüğü bir ortamda yazılan/çekilen dizi.
mizah sınırlara takılmadan insanı insana anlattığında farklı bir boyuta ulaşıyor. avrupa yakası içimizde yaşayan her kategoride insanı kendi doğruları ve mizahla harmanlayarak bize sunmuş, akılda kalıcı karakterler ve unutulmayan repliklere imza atmıştır.
günümüzde bu çizgiye gülse birsel'in bile erişememesinin temel sebebi toplumda yaşanan kutuplaşmadır. bir dizide bir avukatı ele aldığınız zaman bu avukata kötü özellikler yükleyemeyeceğiniz bir dönemdesiniz ne yazık ki. çünkü bir avukatı toplum nezdinde güldürücü bir öge haline getirdiğiniz zaman bazı baroların kıskacına takılabilirsiniz. ülkede her topluluk kendisinin eleştirilemez/komedi unsuru haline getirilemez niteliklere sahip olduğunu düşündüğünden yapılan komedi de genellikle güldürmüyor.

anlayışı ve özgürlüğü artırabilirsek bir gün en az kendisi kadar iyi bir dizi izleyeceğimizi düşünüyorum. ama bu şartlarda fazlası ile zor.
devamını gör...
ülkemizde gelmiş geçmiş en iyi "sitcom" değildir bu noktada üstteki yazara katılıyorum. fakat bana göre gelmiş geçmiş en komik yerli dizidir... şunun ayrımını yapmak lazım, üstteki yazar da buna biraz değinmiş. sitcom mantığı amerikan sitcomları gibi işlemiyor bizde. bu tip örnekler yok değildi, bunlara örnek olarak: "sıkı dostlar, açık mutfak, charlie, tatlı hayat vs." verilebilir belki ama avrupa yakası kesinlikle bunlardan öte bir yerde konumlandırılmalı.

-spoiler-

bunun sebebine gelecek olursak elbette ki dizilerin süreleri devreye giriyor. amerikan yapımı sitcomlarda şu formül kullanılır: ana tema(bölümün); açılışta karakterler bu tema üzerinde ya giyinmiştir ya konuşuyordur, ya da aksiyona başlamışlardır. (atıyorum tema: su parkı) karakterler su parkına gidiyordur, hazırlanıyordur, su parkındadır ya da gidileceği konuşuluyordur.

aslında bunu modern family'den özetlersek: karakterler tatile gider ve o bölüm tatil ile açılır. devamında orada onların başına gelen durumlara yönelik şeyler izliyoruz. mesela seinfeld'e bakalım; bir bölümün konusu karakterler arasındaki bir ev kiralamaktır, bütün karakterler kendi aralarında o evi kiralamak için yarışa girerler. bölümün açılışında george geldiğinde elaine ve jerry'e elindeki o evden bahseder ve devamında ikisi ev için yarışa girer, sonra george da dahil olur bu yarışa hepsi evi istemektedir vs sonra ev başkasına kalır.

-spoiler-

yani anlayacağınız üzere amerikan yapımı sitcomların senaryo formülü basittir. bölüme 1 tema belirle, açılışı o tema üzerinden yap ve devamında karakterleri komik durumlar içinde bırak o temayı izleyerek. finalde de o tema bir şekilde kapansın yani olay örgüsündeki tüm düğümler çözülsün. (bu düğüm konusu senaryo üzerinde olay örgüsüne çeşitli düğümler atılması ile ilgili, bu düğümler çözüldükçe başka düğümler eklenir böylece izleyici bu düğümlerin çözülmesini görmek için izlemeye devam eder vs vs.)

dönelim avrupa yakası örneğine. avrupa yakası 1 saat civarında başlayıp finaline doğru 2 saati aşkın bir uzunluğa erişmişti. dolayısıyla burada 1 tane tema belirleyip onun üzerinden ilerlemek yetersiz hale geliyor. çünkü belirlenen tema üzerinde karakterlerin içine düşeceği komik durumların süresi o 2 saati dolduramıyor. bu sebeple de dizi sitcom'dan çıkıp amacı güldürü olan bir dramaya dönüşüyor. karakterler arasındaki çatışmalar, farklı motivasyonlar ve bölüm içinde birbirine paralel ilerleyen 3-4 farklı hikayeyi seyrediyoruz. öyle ki abartılı sitcom oyunculuğu seçilmemiş olsa avrupa yakası'nın bazı bölümlerini dramaya çevirmek mümkün olur.

fakat sezar'ın hakkı sezar'a diyecek olursak da gülse birsel'in kalemine hayranlığımı belirtmem gerekir. avrupa yakası benim için televizyon tarihinde (türkiye) gelmiş geçmiş en komik yerli dizidir.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"avrupa yakası (dizi)" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim