ateizm, tanrılara ve ruhsal varlıklara olan inançları reddeden ve var olan gerçekliği inanç yoluyla açıklamayı kabul etmeyen bir düşünce akımı.
devamını gör...
bazı insanların ateistlere kadar bilgili olmamasından dolayı ve bu durumu kıskandıkları için ateistlere karşı kin ve düşmanlık beslediği görülmektedir.
devamını gör...
etik versiyonu da olan düşünce sistemi. etik ateizme göre bunca kötülüğü yaratan mutlak iyi bir varlık olamaz, eğer kötülüğü ve bizi yaratan bir varlık varsa ona tapınmak/inanmak yanlıştır. tabii ki açıklaması bundan karmaşık ve ayrıntılı, ben sadece kısa bir özet geçmek istedim.
devamını gör...
1. doğru ne demek? hüküm ne demek? neyin üzerine nasıl hüküm veriyoruz? hükmü kim verdi?
2. bilgi doğru hükümdür mü? mesela dünya'yı evrenin merkezi falan zannediyorduk onun gibi bir şey mi?
3. bilgi dış dünya ile ilgili malumattır. yani dış dünyada olan şeylerdir. bunların duyu organları ile farkına varılması bilgiyi oluşturur.
4. evet vardır.
5. bilen bilgiyi var etmez. bilgi zaten potansiyel olarak vardır. eğer bilen bilgiyi sürekli olarak var etseydi, oturduğumuz yerden bilip her şeyi var ederdik. oturduğu yerden her şeyi var eden birisine dair hiç bir kanıt yoktur.
6. burada "her şey" diye bir şeyden bahsediliyor. fakat bu her şey nedir bu her şeyi bilen kimdir bilinmiyor.
7. yine her şey gibi hayali bir kavram var. her şey ne demektir? ne anlama gelmektedir? her şey dediğiniz şey hayali bir kavramdır. dolayısı ile her şeyi bilen dediğiniz şey de bir kadar hayali bir kavramdır.
8. yine o her şey. bilginin gökleri ve yeri çevrelemesi gibi anlamsız bir metafor var bir de. hadi ya, mesela ekvatordan falan mı çevriliyor? göğü çevrelerken andromedaya da mı uğruyor?
9. bilgi, bilmek eyleminden somut bir şeye dönüştü: taht. bu da insan toplumlarından alınan bir kavramın (iktidar makamı) tanrı denilen hayali varlığa atfedilmesinin bir örneği.
10. yine çevreleme.
11. en yüce, en büyük ve tek gibi anlamı olmayan hayali kavramlar.
12. e bu sıfatlar hayali olduğuna göre sıfatın sahibi de hayali oluyor tabi ki.
devamını gör...
bir şey sırf kafamızda tasarlayabildigimiz, inandığımız ve bir mantık döngüsüne oturtabildigimiz için var olamaz. bu anlayışla bakarsak tek boynuzlu, kanatlarıyla uçabilen pembe atların varlığına da inanabiliriz ve kurduğumuz mantık döngüsüyle kimse bu kafamızda tasarladığımız doğaüstü yaratığın varlığını inkar edemez.

at var mı? var. başka canlılar uçabiliyor mu? uçabiliyor. boynuza sahip yaratıklar var mı? var. o halde kim tek boynuzlu uçan atların varlığı inkar edebilir? şüphesiz tek boynuzlu at vardır!

şimdi düşündüm de tek boynuzlu uçan bir atın var olabilme imkanı ve ihtimali kadiri mutlak, sınırsız iyi bir tek tanrının varlığından daha olası ve daha imkanlıdır hatta. genetik mühendisliği de malum bayağı ilerledi!
devamını gör...
bilincin, iradenin, ahlakın, fiziksel yasaların ve nedenselliğin temellendirilemediği karanlık görüş.
devamını gör...
şimdi bilinç, irade, ahlak, fizik yasaları ve nedenselliği temellendireceğim ve bu karanlık görüşten kurtulacağız:

irade: allah yarattı.
ahlak: allah öyle yapın diyor.
fizik yasaları: allah yarattı.
nedensellik: allah.
devamını gör...
yine karanlık tarafa geçmişim. star wars serisinden hallice olduk

alıntı ---

herhangi bir dine mensup olmak sizi iyi biri yapmaz. iyi insan olmak vicdanla ilgilidir. vicdan insanın içindeki tanrıdır.

--- alıntı ---

demiş ya victor hugo ağabey. çok doğru demiş.

bir tanrısı olduğu için tüm vicdani yükümlülüklerden muaf olabileceğini zannedenler var.

çal, çırp, tecavüz et, taciz et, öldür, dolandır, sömür ya da bunlar karşısında susup dilsiz şeytana dönüş ama karanlık taraf biz olalım. iyiymiş bu.

yazarken resmen aydınlandım. bende aydınlık tarafa geçip tüm vicdanı yüklerimden kurtulayım bari.

bu hususta ufkumu açan arkadaşa sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.
devamını gör...
yaşıyor olduğu hayatın öneminin (ya da o hayata kendisinin verdiği önemin) tanrı inancından geldiğini zannedenler var. öncelikle, bu yaşamdan başka bir yaşamın olmadığını düşünmek bu hayatı ahiret inancından daha önemli kılıyor bence. eğer ahiret varsa şimdiki hayat yalnızca bir araçtır. bu durumda kendinizi bir köşeye kapatıp hiç bir yere çıkmamanız daha mantıklıdır, sadece namaz kılıp dua edin ve ölün. böylece sonsuz bir hayata kavaşacaksınız, sonsuzluğun yanında yetmiş seksen yıllık bir hayatın ne önemi olabilir.

ikinci ve bence daha önemli olarak: "hayata verilen önem" denilen şey, bilinçli olarak düşünerek bir şeye inanmayı ya da inanmamayı seçmekten kaynaklanmaz. evrimsel süreçte kodlanmış bir takım içkin duygusal (hisler anlamında) mekanizmalar ile alakalıdır. şimdi söyleyeceklerim bir çok kişiye çok banal ve sıradan gelecek. fakat bunun sebebi (yani bunların sıradan ve sıkıcı gözükmeleri) şehir hayatı ve medeniyet dediğimiz şeyden kaynaklanmaktadır. modern hayatta yapacak bir şeyi olmayan insanlar işte böyle yüce anlam, ruhsal yükselme, gerçeği bulma, kendini aşma, ruhsal aydınlanma ve benzerleri gibi aslında hiç bir anlamı olmayan şeylerin peşinden koşarlar. bu dünyaya kendi türümüzü devam ettirmek için geliyoruz, bu sebeple birincil amaç reproductive success dediğimiz şeyi geliştirmektir. yani karşı cinsin bizi çekici bulmasını sağlamak. bunu da nasıl başarırız: en temel düzeyde iki şeyle: sosyal statümüzü artırarak, daha sağlıklı olarak. daha sağlıklı olmak için ne yapmamız lazım, fiziksel ihtiyaçlarımızı olabildiğince optimim olarak karşılamamız lazım. sağlıklı ve çekici bir beden, dışarıdan bakınca sağlıklı olduğu anlaşılan bir beden. bu ihtiyaçları karşılamak için de ona yönelik faaliyetleri başarılı bir şekilde gerçekleştirmemiz lazım. toplumsal statü elde etmek için ne yapmak lazım? kendi kabiliyetlerimizi ve yeteneklerimizi göstermek lazım. bunlar avcılık yetenekleri olabilir, söz söyleme yeteneği olabilir, cesaret ve benzerleri olabilir. bu takım işlerle bilfiil kendisi otonom olarak uğraşmak zorunda olan insanların hayatın anlamı, ruhsal aydınlanma ve benzeri gibi saçmalıklar peşinde koşmaları gerekmez. böyle şeylere ihtiyaç duymazlar, çünkü hayatın anlamını bilfiil kendileri birebir her gün somut olarak yaşıyorlardır. medeniyet denilen insanat bahçelerine tıkıştırılan insanlar, gerçek anlamda yapacak işleri kalmadığı için boşluğa düşerler ve işte böyle ruhsal aydınlanma, hayatın anlamı gibi şeylerle uğraşırlar.
devamını gör...
kimsenin neye inandığı ya da inanmadığı beni sallamaz. ister ateist olsun ister deist, adam gibi adamsa ya da kadın saygı duyarım.
devamını gör...
teizmin tam tersini savunan düşünce biçimi.

ateizm teizme karşı bir saldırı aracı değildir. ateizm, teizmin ürettiği sahte tanrı imajını yıkar, onun saçmalıklarını ustalıkla ortaya çıkartır, dinin sömürülmesinin önünde tampon görevi görür. kendisini sakallı otoriteye teslim etmeyerek vicdanını ve aklını bakir tutar. esasında bu, ibrahim peygamberin putları kırmasına benzer, keza ateizmin tanımlanamayan, bilinemeyen, tasavvur edilemeyen tanrıyla hiçbir alıp veremediği yoktur. onun bütün kavgası bilinen tanrıyladır. bu sebepten hareketle farkında olmadan kendi aklını bakir tutmak için çalışırken, sonsuz hiçlikten hiçi yaratan tanrıya atfolunmuş, insan yaratımı tanrıları temizleyerek onun bilinemezliğini bakir tutmak için de çalışır.

fakat kültür ithal etmeye bayılan ülkemizde ateizm 'teizm aşağılama siperi' olarak kullanılmaktadır.

anlamsız olduğunu savunduğu kutsal kitabı okumamış, teist filozofların ne dediğini bilmeyen, işine geldiği yeri cımbızlayan varoş bir kitlenin eline geçirdiği yalan yanlış ya da eksik her doneyle, teistlere yönelik bastırılmış şiddet duygusunu tatmin etmek için kullandığı legal bir zemindir. ne de olsa aşağılamıyor "felsefe" yapıyordur canımın içi.
devamını gör...
''etik nedenlerden dolayı bir ateistim. bir yaratıcıyı, yaratısından tanıyacağınızı düşünüyorum. dünya bana öyle acı verici bir şekilde birleştirilmiş gibi geliyor ki onun birisi tarafından kasıtlı bir şekilde yaratıldığını düşünmektense, herhangi biri tarafından yaratılmadığını düşünmeyi yeğlerim.”

stanislaw lem, solaris (kitap).
devamını gör...
teist olmaktan hiçbir farkı olmayan inanç biçimi. tanrının veya tanrıların olmadığını nereden biliyorsun, evrenin her yerine gidip gördün mü, 3 boyut dışındaki bütün boyutlara ulaşabildin mi? ya kozmik bir bilgisayarın içinde simüle ediliyorsak? nereden biliyorsun? bilemezsin.

agnostisizm
devamını gör...
herkesin kafasının kapasitesinin almayacağı ideolojidir. anlamayanlar zorlamamalı, kendilerine zarar veriyorlar, kapasitelerini zorlayınca saçmalıyorlar.
devamını gör...
bu başlık altında teist dostlarıma seslenmek istiyorum. belirtmem gerekir ki ne ateizm hakkında ne de inandığınız dinler hakkında çok da doğru fikirlere sahip değilsiniz.

din kitapları size hiç bir zaman fen bilimleriyle ilgili ispatlar sunmak için inmemiştir. din kitapları çok güzel ahlaki şiirlerdir. tanrı kitaplarında size yeterince dua ederseniz filiz'in bu dünya'da sizinle sevişeceğini de vaad etmemiştir. veya yeterince dua ederseniz yakalandığınız hastalıklardan kurtulacağınızı da vaad etmez allah.

1) yukarıda da dediğim gibi, din kitapları sizin evrensel ahlaki kurallara uymanız ve kovulduğunuzu iddia ettiğiniz cenneten sonra bu dünyayı cehenneme çevirmemeniz için ahlaki öğütler verir.

2) arapça etimolojik kökeni ''kaide, kural'' demek olan kaderi belirlemiştir. kader sizin sandığınız gibi alın yazınız demek değildir. kader allahın gezegenin işleyişi bakımından koyduğu yasaların adıdır. anlıyacağınız, filiz'le sevişmek için tanrı dahli beklemek anlamsızdır. siz filiz'in gönlünü evrensel belirlenmiş kriterlere uygun yaparsanız samanlık sevişenindir. veya hastalığınızın tedavisi için gerekli imkanlarınız varsa iyileşirsiniz. ama allahın koyduğu emir ve yasaklara uyarsanız, öteki dünya'da ödülleriniz boldur.
anlayacağınız üzre, hayyamın'da dediği gibi, dinde her şey veresiyedir.

tanım: mensuplarının kesinlikle kedi kesmediği ''izm' dir'' ''izmler öldüüü beeaayyv'' gibi sığ ve ahlak dışı önermelere karşı günümüzde en hızla yayılan ''izm' dir'' ve kesinlikle insanlığın kurtuluşu olan ''izm'dir''
devamını gör...
tdk ye göre tanrıtanımazlık. bana göre ise olay şudur; ateizm inanışlara bilimsel yaklaşma inanışı olduğundan bir şeyin varlığını kanıtlayana kadar onu yok kabul ederiz bu yüzden de tanrının varlığı kanıtlanana kadar tanrı yok deriz.
devamını gör...
"ateizm aristokratiktir; halbuki ezilenlerin masumiyetini koruyan, ezenlerin işlediği suçları cezalandıran bir yüce varlık inancı ise insanlar arasında yaygındır." maximilien robespierre

gerçekten de tarihe bakarsanız baron d'holbach'lar, marquis de sade'lar falan hep imtiyazlı kaymak tabaka insanları (isimlerinden önce unvanları okunan tipler). ateizm sıradan insanların içinde yaygın bir tavır ve inanış haline hiçbir zaman gelmedi ki bu çok önemli ve bence paylaşılması gereken bir bilgi. günümüzde de bazı ateistlerin çok küstah ve ukala bir tavırla dini inançlara yönelen saldırılarının arkasında çok yüksek bir egodan başka bir şey yok. çünkü başkalarını aşağılamak kendini yüceltmekle (kibirle) ilgilidir malum. herkes mal köylü ama bi bunlar uyanık, ayrıcalıklı, işte efendime söyliim free-thinker, mountain climber falan ahahahaha.
devamını gör...
inancı tümüyle reddetse de mantık açısından dindarlıktan farksızdır zira varlığını veya yokluğunu ispatlayamadığın bir olgunun kesin varlığına inanmak ne kadar saçma ise kesin yokluğuna inanmak da o kadar saçmadır. daha iyisi için (bkz: agnostisizm)
devamını gör...
ruhaniyeti tamamen reddederek büyük konuşan inanç biçimi.
devamını gör...
inanca bakış açısı ya da öte dünyayla alakalı tutumundan ziyade benimsediği ekonomi modelini merak ettiğim ve anlayamadığım öğreti. madde mühim diyorlar azizim e iyi de mülkiyet nasıl düzenleniyor bu ateizm dediğimiz öğretide. mesela tek tanrılı semavi dinlerde miras konusu hep var.

"selofhat’ın kızları doğru söylüyor. onlara amcalarıyla birlikte miras olarak mülk verecek, babalarının mirasını onlara aktaracaksın." incil. kuran'daki nisa suresi de miras konusunu hayli detaylıca ele alıyor.

madem uhrevi her şeyi bir kenara bırakmalıyız ve tek gailemiz yer yüzü ya da beşer olmalı o halde miras hukuku nasıl oluyor ateizmde? ateist biri miras bırakır mı? ya da varis olarak mirasa konabilir mi? farklı medeni yasalara tabi ateistler, kaçınılmaz bir sonuç olarak başka başka miras uygulamalarını mı benimser? dolayısıyla insan yaşamının ve toplumsal yaşamın , az ya da çok belirleyici unsurları olan; kan bağı, aile ve mülkiyet gibi şeylere bakış açısı da farklı mıdır her bir ateistin? yoksa pek hor gördükleri "dogmaların" yüz yıllar içinde ortaya koyduğu ve bugünkü yasalara pekala yansıyan pratiği mi benimsiyorlar bu konularda?

vicdanının uygun gördüğü herhangi bir şekilde paylaşsa olur mu analarından kalan mirası, ateist kardeşler? hadi atayizler bunu da açıklayın.*
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"ateizm" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim