bu hayatta yaşanmışlıklardan sonra gelinen bir evredir. affetmeyip/affedemeyip, kendini, kırgınlığını, kızgınlığını defalarca anlatmaya çalışıp, anlaşılamamak sonucu, artık anlatmaktan vazgeçip, bir nevi he he diyiştir.
devamını gör...
en kaliteli gidiş şeklidir.
devamını gör...
affetmek isteyip de içinin bir türlü kabul etmemesinden doğan durumdur.
devamını gör...
ne bekleniyor ki kimse kusara bakmasın bi kere sırtımı döndüğüm insana bi daha yüzümü dönmem lafta barışırız da gerçekler öyle olmaz.
devamını gör...
insan bir kere soğuduğunda geri dönüşü olmamasından kaynaklı durumdur.
devamını gör...
abartmamak lazım ama gerçekten insanın kendisini kimseye ezdirmemesi gerekiyor. aradaki herhangi ilişkinin inanılmaz hasta bir kısır döngüye dönmesindense “selamdan ötesi bizi bozar” mantığı daha makuldur. çünkü bazı hataları affedemeyen belli sınırları olan insanlar, karşı taraf ne yaparsa yapsın ısıtıp ısıtıp kişinin önüne hatalarını sıralar e gerek yok.hayatta basarilar.
devamını gör...
affedip vicdani yükümlülükten kendini kurtarırsın, ardından da o insanı hayatından çıkarırsın. mis gibi. arada bir nefret, kırgınlık bırakmazsın çünkü affederek onu yok sayarsın. bir süre sonra o kişi aslında hayatında hiç olmamış olur.
devamını gör...
affetmek yücelik falan değildir. birini affettiğin zaman karşındakinin daha çok vicdan yapmasına neden olursun. karşındaki hatasının farkına varmaz hiç bir şekilde. olayı absorbe ederek sadece affedildiği için vicdan yapar. intikam, kin en iyi yoldur. ama bunu yaparken öyle bel altı vuracaksın ki kapıyı da arkadan kapatacaksın. ömür boyunca içinde kalacağına bir kere kötü ol onların içinde kalsın.
devamını gör...
(bkz: yumuşak geçiş)

"seni affetmedim, ama işime de yarayabilirsin, senden bir şey isteyebilirim. ya da bana verebileceğin, sağlayabileceklerin hoşuma gidiyor. sen kenarda kal." durumu.

en sık görüleni, reddeden hatunun "kahvaltı yapalım mı?" teklifidir.
devamını gör...
yorulan insanın sık sık yoran insanlara yaptığıdır.
devamını gör...
"seni üzmek istemiyorum ama artık kendimi de üzmek istemiyorum" demektir.
devamını gör...
çocuk gibi küsmeyip, nefret yahut kin beslemeyip özgürlüğünü pekiştirmiş bir şekilde, o insanı hakettiğine maruz bırakarak kendi yoluna gitme halidir.
devamını gör...
pasif agresif davranıştır. zamanı geldiğinde fırsat bulunursa intikam alması da olasıdır.
devamını gör...
affetmek ile o kişiyi hâlâ hayatında istemek çok ayrı şeylerdir.

affetmek, kişinin kendini yükten kurtarışıdır. karşılaştığı davranışın/durumun nedenlerini iyice düşünür, belki anlamaya çalışır. bu muhakemenin sonucunda da hissettiği birçok kötü duyguyu hafifletip olanları kabullenir.

kabullendikten sonra ise birçok seçenek kalıyor geriye. bana kalırsa kararlar da bu evreye ulaşınca verilmeli. hayatından tamamen çıkarabilir, hiçbir şey olmamış gibi davranabilir ya da araya belirli bir mesafe koymak isteyebilir. her biri affetmenin bir sonucudur.
devamını gör...
çok mantıklı.
devamını gör...
çok güzel harekettir. büyüklük kişide kalır. karşıdaki de artık kendi yengeç sepetinde debelenir durur. bazen susmak, uzaklaşmak, duymamak, cevap vermemek en güzelidir. karşıdaki anlamasa bile...
devamını gör...
ben bunu denedim. kendi açımdan gerçekten de affetmiştim. ve olan tüm kırgınlıkları ve kızgınları da kendi içimde halletmiştim. içimde ne bir sevgi kırıntısı ne de nefret namına hiçbir şey bırakmamıştım ve bunu da karşı taraftan saklamıyordum.

gelip her şeyi düzeltmeye çalıştığında ona dedim ki: "ben seni affettim. içimde hiçbir kızgınlık ve kırgınlık da yok. ama artık sana karşı eskisi gibi olmayı düşünmüyorum." sonucu ne oldu biliyor musunuz? hiç öyle sandığınız gibi değil.

vicdan azabından ötürü affedilmek isteyen bir insan böyle hiçbir şey yapmadan affedilmeyi bir türlü içine sindiremiyor. eskisi gibi olmak için bir şeyler yapmak istiyor ama siz izin vermediğiniz ya da yapsa bile üstünüzde bir tesiir kalmadığı için işe yaramıyor.

( çok normal çünkü bu insan pişmanlığında geç kalmış, özründe geç kalmış. gül uzatması gereken zamanlarda hep taş atmış. dolayısıyla o özür de çoktan anlamını yitirmiş. )

o insan sana gelmiş ama biliyorsun ki samimi bir pişmanlıktan ya da üzgünlükten dolayı değil kendi çıkarları yüzünden gelmiş. en kötü ihtimalle salt sana gelme arzusu ile değil; içindeki vicdan azabından kurtulma arzusuyla gelmiş . oysaki bunun benim nezdimde ne önemi olabilir?

bazı şeyler ihmale gelmez. hele ki insansa bu. onların onlar varken (hayatınızdayken) kıymeti bilinmesi gerekir.
devamını gör...
bir kere kırıldık eskisi gibi olmaz. özür, olmuşa çare olamaz. olacağa da mani olamaz.haliyle yavaştan müsade verilir.
devamını gör...
mevzu ağırsa zaten affetmem. ama alttan alınacak bir durum ise sorun etmem. ınsanız sonuçta
devamını gör...
bir nevi gönül yorgunluğu,yaşatılan üzüntünün diyeti,artık dönüp dolaşıp aynı yere gelmenin bıkmışlığıdır.affetmesen ruhuna yük,affetsen yüreğine...hani fuzuli demiş ya "söylesem tesiri yok sussam gönül râzı değil." işte tam olarak bu.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"affetmiş gibi yapıp o insandan uzaklaşmak" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim